GÜRCİSTAN’DAKİ ÇEÇEN KAMPLARINDA FAALİYET YÜRÜTEN MUSTAFA UYKIZ, YALOVA’DA YAKALANDI
Emniyet ifadesi: Yalova’dan Çeçen terör kamplarına
Yalova Emniyet Müdürlüğü’nün düzenlediği operasyonla ele geçirilen Mustafa Uykız, avukatının huzurunda verdiği ifadede, Yalova’daki faaliyetlerinin ardından Gürcistan’daki Çeçen kamplarına katıldığını kabul etti. 26 Haziran 2004 tarihli ifade tutanağında, Yalova’dan bu kamplara uzanan ve Türkiye’nin ulusal güvenliğini ilgilendiren faaliyetlerin perde arkası var.
Mehmet Ali Güller
Aydınlık Dergisi
19 Eylül 2004
Geçen haftaki “Yalova’da çeçen terörist kampı” haberimiz, Yalova Emniyet Müdürlüğü’nün bir operasyon sonucu ele geçirdiği şahıslara isnad ettiği suçla ve şahısların ifadeleriyle de doğrulandı. Yalova Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, düzenlediği bir operasyon sonucunda gözaltına aldığı 48 kişi hakkında, “25.06.2004 tarihi öncesinde uluslararası terörist faaliyetler kapsamında cihad bölgeleri olarak tabir edilen Afganistan, Pakistan, Çeçenistan vb ülkelere giderek terör örgütleri kamplarında askeri, siyasi ve dini eğitim aldıkları tespit edilen ve ilimizde de muhtemel faaliyetleri bulunan şahıslarla faaliyet yürütmek” şeklindeki isnad edilen suçla aldığı ifadelerden, “Yalova’dan Çeçen terör kamplarına” uzanan zincir ortaya çıktı.
Rusya, Gürcistan-Pankisi Vadisi’nde düzenlenen operasyondan sonra Çeçen teröristlere yardım eden Türk vatandaşlarının listesini Türk makamlarına iletir. Türkiye, yapılan güvenlik işbirliği gereği operasyon düzenler. Kocaeli’deki operasyonda ele geçirilen Yasin Dinçay’ın verdiği isimler arasında Mustafa Uykız’da vardır. Uykız, Yalova Emniyetince ele geçirilir. Avukatının da hazır bulunduğu ifadesinde, Gürcistan’a, İran’a, Azerbaycan’a ve Pakistan’a gittiğini kabul eden Mustafa Uykız, “Gürcistan’daki Çeçen kamplarında ‘sosyal yardım’ maksatlı bulunduğunu söyler. Uykız, Yalova’da da, benzer faaliyetlerde bulunduğunu kaydeder.
YALOVA VALİSİ’NİN AÇIKLAMASI
12 Eylül 2004 tarihli, Yalova’daki kampla ilgili kapak haberimizi hazırlarken, 9 Eylül 2004 Perşembe günü Yalova Valisi Yusuf Erbay’la da görüşmüştük. Geçen haftaki sayımızda da yayınladığımız gibi Vali Erbay, “bize bu konuda herhangi bir bilgi gelmedi” demiş ve şunları kaydetmişti:
“Vilayette hergün emniyet toplantısı yapıyoruz. Ayrıca ayda bir genişletilmiş emniyet toplantısı yapıyoruz. Tam da sizin anlattığınız konular üzerinde duruyoruz. Böyle bir şey olsa, kesinlikle üzerinde durulur. Ayrıca, böyle bir şey varda, köylülerin jandarmaya bildirmeleri gerekir. Bir ara bazı misyonerlik faaliyetleri oldu. Hep yakından takip edildi bu konu da. Yine de sizin verdiğiniz bu bilgiyi mutlaka değerlendirip gereğini yaparız.”
Yalova Valisi Yusuf Erbay, 13 Eylül 2004 Pazartesi günü, dergimize şu “tekzip”i yolladı:
“Yalova İl sınırları içerisinde bugüne kadar herhangi bir terörist kampı olmadığı gibi yasadışı örgütlerin eğitim yaptığı bir bölge yoktur. Gerçeği yansıtmayan bu tip asılsız iddiaların hiçbir ciddi araştırma yapılmadan yazılması kamuoyunu yanlış yönlendirdiği gibi turizmin gelişmesi için her türlü çalışmanın yapıldığı bir ortamda bölge turizmini olumsuz etkileyeceği açıktır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla bu açıklamanın derginizde yayınlanmasını rica ederim.”
TEKZİBİ TEKZİP EDİYORUZ!
Evet, Yalova Valisi Sayın Yusuf Erbay, haberimizi “tekzip” ediyor ve meseleye turizm açısından bakıyor. Oysa olay, Türkiye’nin ulusal güvenlik sorunu!
Vali Erbay’ın tekzibini biz de resmi bir belgeyle tekzip ediyoruz.
İşta Vali Erbay’ın görev alanı içindeki Yalova Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nce 26 Haziran 2004’te alınan ifade tutanağı.
Avukatının da hazır bulunduğu sırada ifade veren Mustafa Uykız isimli şahıs, Yalova’dan Çeçen terörist kamplarına uzanan zincir hakkında önemli açıklamalar yapıyor. Gürcistan’daki Çeçen kamplarına katıldığını kabul eden Uykız “sosyal yardım maksatlı” gittiğini söylüyor. İran, Azerbaycan ve Pakistan’da da bulunan Uykız, Yalova’da da para temin etmekten lojistik hizmetlere kadar çeşitli faaliyetler yaptığını kabul ediyor.
MUSTAFA UYKIZ KİMDİR?
Mustafa Uykız, 1967 Yalova doğumlu. Ortaokulu Yalova İmam Hatip Lisesi’nde okuyan Uykız, Yalova Merkez Endüstri Meslek Lisesi’ni ikinci sınıftan terk eder ve askere gider. 1989 yılında terhis olan Mustafa Uykız, kendi ifadesine göre, Yalova’ya döner ve Ülkü Ocakları’na gidip gelmeye başlar. 1992 yılındaki bölünmede, Alperen Ocakları’nı seçer. Alperen Ocakları Büyük Birlik Partisi’ne bağlı Nizamı Alem Ocakları ismini aldıktan sonra, siyasi sebeplerden dolayı başkanlığını yaptığı ocaktan ayrılır. 1995 yılında Ziya Peçe’nin ablası ile evlenir.
ZİYA PEÇE KİMDİR?
Ziya Peçe, 2 Şubat 2004 tarihinde, Çeçenistan’ın Vedeno İlçesi Ersenoy köyünde düzenlenen operasyon sonrasında ölü olarak ele geçirilir. Rus makamlarının, Sarp sınır kapısından çıkarak Gürcistan üzerinden ülkeye girdiğini belirttikleri Ziya Peçe’nin üzerinden pek çok silahın yanı sıra, Türk pasaportu da ele geçirilir. Pasaport, son iki yılı Çeçenistan’da geçiren Peçe’nin daha önce Pakistan’da bulunduğunu gösterir. Rus makamları, konuyla ilgili olarak Türk makamlarını bilgilendirir. Peçe’nin ağabeyi Yaşar Peçe, 9 Şubat 2004’te Hürriyet gazetesine yaptığı açıklamada, kardeşinin 2000 yılına kadar Yalova’da muhasebecilik yaptığını, sonra kendini birden dine verdiğini, ardından sakal bırakıp, şalvar giyip sarık taktığını belirterek, “En son 6 ay önce telefonla aradı konuştuk. Nerede olduğunu ne yaptığını bilmiyorduk” dedi.
RUSYA’DA METRO SALDIRISI
Yine “Putin Türkiye geldi, gelecek” denilen günlerde, 6 Şubat 2004’te, Rusya Metro’ya terörist saldırıyla sarsıldı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Moskova ziyareti sırasında yapılan saldırıda 40 kişi hayatını kaybetti, 300 kişi de yaralandı.
7 Şubat 2004 tarihinde 40. Münih Güvenlik toplantısına katılan Rusya Savunma Bakanı İvanov, “bazı Türk vatandaşlarının ve Batı Avrupalıların Çeçen militanlara yardımcı olduğunu” söyledi.
PANKİSİ VADİSİ’NDE EĞİTİM
Rusya “Metro” saldırısının ardından geniş çaplı operasyonlar düzenledi. Yine bir operasyonda Namık Vahid Abbasoğlu isimli bir Türk vatandaşı ele geçirilir. Çeçen teröristlere yardım ettiği saptanan Türk vatandaşları hakkında Türk makamları bilgilendirilir.
15 Haziran 2004 tarihinde Kocaeli’nde bir operasyon düzenlenir. Emniyet’in ele geçirdiği Yasin Dinçay, Gürcistan’daki Pankisi Vadisi’nde eğitim yaptıklarını kabul eder ve burada eğitim görenlerin isimlerini açıklar. Dinçay’ın verdiği ifadede, Pankisi Vadisi’nde eğitim görenler arasında 12. sırada Mustafa Uykız da vardır.
Mustafa Uykız, düzenlenen operasyon sonucu ele geçirilir. Yalova Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, 26 Haziran 2004 tarihinde Mustafa Uykız’ın ifadesini alır. Uykız, avukatının da bulunduğu sırada verdiği ifade de Yasin Dinçay’ı Karamürsel’den tanıdığını, Gürcistan sınırları içerisinde çeşitli Çeçen mülteci kamplarında, çeşitli zamanlarda “yardım amaçlı” bulunduğunu kabul eder ama Pankisi Vadisi’ndeki eğitim kamplarına katılmadığını öne sürer.
YALOVA-ÇEÇEN KAMPLARI HATTINDA
GÜCİSTAN VE PAKİSTAN ZİYARETLERİ
Mustafa Uykız, Emniyet’teki ifadesine göre yurtdışına ilk kez mayıs 2001’de çıkar. Yener İğdeli ve İbrahim Türkmen’le Gürcistan’ın başkenti Tiflis’e giden Uykız, kendilerini karşılayacak ve Çeçen kampına götürecek İlker isimli şahısla buluşamayınca Yalova’ya geri döner. Uykız, bu ilk Gürcistan ziyaretini “gidiş nedenimiz, Gürcistan’da bulunan Çeçen mülteci kamplarına sosyal destekte bulunmaktı” diye açıklar.
Mustafa Uykız, mayıs 2002’de, Nihat Şahin ile birlikte, önce Nahçıvan’a, oradan da Azerbaycan’a geçer. Bölgede 3 ay kalan Uykız, yine Emniyet’teki ifadesinde, “kamplarda bulunan yardıma muhtaç insanların ihtiyaçlarını karşıladık” der.
Mustafa Uykız, Nisan 2002 tarihine kadar çalışmalarını Yalova’da sürdürür. Uykız, Nisan 2002’de, Yalova’daki Dağıstanlıların yaşadığı Çiftlikköy’de ikamet eden Muhammed isimli şahıs ve Nihat Şahin’le birlikte, bu kez İran’a, Tebriz kentine gider. Üçlü burada bir ay kalır. İran üzerinden Azerbaycan’a geçemeyen üçlü, Tebriz’de kaldıkları misafirhanede tanıştıkları Tebliğ Cemaati’nden bazı şahıslarla birlikte Pakistan’a gitmeye karar verirler. Pakistan’ın Lahor şehrindeki Tebliğ cemaatinin Lahor-Rayvan merkezine giden grup burada 10 gün kalır. Oysa Mustafa Uykız, Emniyet’teki ifadesinde “Pakistan’a Arapça dil eğitimi için gittiğini” söyler!
Yalova’ya dönen Uykız, temin ettiği parayla, bir ay sonra, yine İstanbul-İran üzerinde Pakistan’ın Lahor kentine gider. Uykız bu kez Lahor-Rayvan’da 15 gün kalır. Yeniden Yalova’ya dönen Uykız, iki aylık faaliyetinin ardından bu kez Ersan Işık’la birlikte İran-Tebriz’e gider. Uykız, bir ay kaldığı Tebriz’den, yeniden Yalova’ya döner.
ZİYA PEÇE’YLE YALOVA’DA FAALİYET
Mustafa Uykız, 23 Kasım 2003’te Rus güvenlik güçleriyle çatışmaya giren kayınbiraderi Ziya Peçe’yle, çatışmadan bir hafta sonra irtibata geçer. Peçe, Azerbaycan’dan İstanbul’a döner. Uykız, İstanbul’da Peçe ile buluşur. Ziya Peçe, 23 Kasım 2003 ile öldüğü 2 Şubat 2004 tarihindeki operasyondan önce bir süre Yalova’da faaliyetlerde bulunur. Uykız, bu durumu Emniyet’teki ifadesinde “Ziya Peçe ile Yalova’da çeşitli ortamlarda bir arada bulunduk” diye açıklar.
Dikkat çeken bir başka ayrıntı da Türkiye İnsan Hakları Vakfı TİHV’nin raporunda var. Rapora göre 27 Haziran 2003’te Kırıkkale’de, “Afganistan, Pakistan ve Çeçenistan’da eğitim aldıkları saptanan” M.U, T.K, E.I, A.I ve O.Y ile Ziya Peçe gözaltına alınır. Aynı gün tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırlar. Buna göre Ziya Peçe ile birlikte gözaltına alınan “M.U”nun faaliyetlerinin Yalova dışında da olduğu görülüyor.
AYDINLIK SORUYOR
Yalova Valisi Sayın Yusuf Erbay’a soruyoruz. İliniz sınırları içinde Emniyet Müdürlüğü’nün yaptığı bu operasyon hakkında bilgilendirilmediniz mi? Vilayette “her gün yapılan emniyet toplantılarında ve ayda bir yapılan genişletilmiş emniyet toplantılarında” bu konu hakkında bilgilendirilmediniz mi?
Biz söyleyelim. Rusya, Gürcistan’daki Pankisi Vadisi operasyonundan sonra Türk makamlarını bilgilendirdi ve bir liste verdi. Türkiye-Rusya Güvenlik İşbirliği nedeniyle harekete geçildi. Önce Kocaeli’nde, ardından da Yalova’da operasyon düzenlendi. Yalova’da düzenlenen operasyon sonucunda bu tür faaliyette bulunan 48 kişi saptandı ve ifadeleri alındı. Biz bu ifadelerden birini yayınladık.
Ve diyoruz ki, olay, Türkiye’nin ulusal güvenlik sorunudur ve üzerine gidilmelidir.
YALOVA’DA YAKALANAN MUSTAFA UYKIZ’IN EMNİYET’TEKİ İFADESİ
‘Gürcistan’daki Çeçen kamplarında bulundum’
SORULDU: Yurtdışına ilk kez hangi tarihte çıktınız, hangi ülkeye ne şekilde gittiniz? Gidiş amacınız, aldığınız eğitimler hakkında bilgi verir misiniz.
CEVAP: Yurt dışına ilk kez 2001 yılının mayıs ayında çıktım. Gürcistan ülkesinin Tiflis kentine gittim. Yanımda Yener İğdeli ve İbrahim Türkmen vardı. Bizi Tiflis’te daha önceden Karamürsel’den tanıdığım İlker isimli bir arkadaşım karşılayacaktı ancak kendisi bizi karşılamadı. Biz de bir gece kaldıktan sonra geri döndük. Bizim bu seferde gidiş amacımız Tiflis’te bulunan Çeçen mülteci kamplarına sosyal destekte bulunmaktı. İkinci sefer 2002 yılının mayıs ayında Nihat Şahin ile birlikte önce Nahçıvan’a geçtik. Burada yaklaşık olarak üç ay süreyle bu kamplarda bulunan yardıma muhtaç insanların ihtiyaçlarını karşıladık. Üç ayın sonunda Türkiye’ye tek başıma geri döndüm. 2003 Nisan ayına kadar Türkiye’deydim. Yalova’da Dağıstanlı Çiftikköy’de oturan Muhammed isimli şahısla beraber Nisan ayı içerisinde önce İran ülkesine geçtik, Tebriz kentinde yaklaşık bir ay kaldık. Yanımızda daha önce beraber Gürcistan’a gittiğim Nihat da vardı. Buradan Azerbaycan’a geçemediğimiz için o dönemde Tebriz’de kaldığımız misafirhanede tanıştığım Tebliğ Cemaati’nden şahısların vasıtasıyla Pakistan’ın Lahor şehrine Tebliğ Cemaati’ne ait Lahor Rayvan’da bulunan merkezine Arapça dil eğitimi almak üzere Nihat’la beraber geçtim. Bu merkezde çeşitli maddi sorunlardan dolayı bir miktar para temin ederek tekrar İstanbul-İran üzerinden Pakistan’ın Lahor şehrine gittim. Lahor- Rayvan’da yaklaşık onbeş gün kaldıktan sonra rahatsızlığım neticesi Türkiye’ye geri dönmek zorunda kaldım. Yaklaşık olarak iki aya yakın Türkiye’de kaldım, bu dönem içerisinde herhangi bir faaliyetim olmamıştır. Daha sonra 2003 yılının ağustos ayında tekrar Pakistan’a gitmek üzere İran’ın Tebriz kentine geçtim. Bu gidişimde İran’da Ersan Işık da vardı. Yaklaşık bir ay kadar İran’da kaldıktan sonra vize problemi yüzünden Türkiye’ye dönüş yapmak zorunda kaldım. Ersan ile birlikte döndük. Nihat Şahin ile de haberleştik, o da Türkiye’ye döneceğini söyledi. En son dönüşümden sonra genel olarak Yalova’da kaldım.
SORULDU: Çeçenistan’da faaliyet yürüten Ziya Peçe ile olan irtibatların hakkında bilgi verir misiniz?
CEVAP: Bana sormuş olduğunuz Ziya Peçe benim kaynım olur. 1995 yılında ablası ile evlenmeden önce pek samimiyetimiz yoktu. Ablası ile evlendikten sonra irtibatım oldu. Kendisi ile 23 Kasım 2003 günü Rus güvenlik güçleriyle Çeçenler arasında meydana gelen, daha sonra da şubat ayında medyaya yansıyan çatışmadan yaklaşık bir hafta sonra telefonla irtibat kurdum. Ziya Peçe Azerbaycan’dan İstanbul’a geldikten sonra orada ziyaret ettim ve daha sonra da Yalova’da çeşitli ortamlarda bir arada bulunduk. Bu zaman zarfında güvenlik güçlerine teslim konusunda bilgi alışverişi yapmadık.
SORULDU: Kocaeli ili tarafından 15.06.2004 günü yapılan operasyonda göz altına alınan Yasin Dinçay’ın ifadesinin beşinci sayfasında Pankisi Vadisi’nde eğitim alan kişiler sıralamasında on ikinci şahıs olarak adınız geçmektedir. Bu konu ile ilgili bildiklerinizi aktarınız.
CEVAP: Ben Gürcistan sınırları içerisinde Çeçen mültecilerin ailelerinin bulunduğu kamplarda çeşitli zamanlarda yardım amaçlı faaliyetlerde bulundum. Ancak Pankisi Vadisi’ndeki eğitim faaliyetlerine hiçbir zaman katılmadım. Yasin Dinçay benim Karamürsel’den tanıdığım bir şahıs olup, benim Gürcistan’a gidip geldiğimi bildiğinden dolayı bu şekilde ifade vermiş olabilir.
SORULDU: İfadenizin akışı içerisinde Çeçenistan’daki insanlara maddi yardım sağlama amaçlı Yalova ve civarındaki faaliyetleriniz olduğuna dair bilgi verdiniz. Bu konuyu biraz açar mısınız?
CEVAP:Ben Çeçenistan’daki insanların mağdur olduğunu düşündüğümden onlara yardım edebilmek için ve Allah rızası için kendi çabalarımla Yalova ve civarında gerek para olsun gerekse giyecek yiyecek açısından olsun yardım etmek istemedim. Aslında ben Çeçenistan’da savaşmak isterdim ama askeri eğitimim olmadığından ve kendimi savaş konusunda yeterli görmediğimden orada külfet olabileceğimi düşündüm. Bu yüzden bu şekilde destek vermeye çalıştım.
SORULDU: Selefilik ve Vehabilik hakkında bildikleriniz nelerdir? Bunlara bakış açınız nelerdir?
CEVAP: Selefilik ve Vehabilik hakkında herkesin bildiği kadarını biliyorum. Selefilikle herhangi bir alakam yoktur.