STRATEJIK ORTAKLIKTAN ROL MODELLİĞE

Amerikan Türk Konseyi’nin 30. yıllık toplantıları, iki ülkenin yeni bir ilişki dönemine geçtiğini ortaya koydu: Rol modellik!

Konuyu açacağız ancak toplantıya dair bazı notları irdeleyelim:

Konseyin “geçmişin onuruyla geleceği şekillendirmek” temalı bu toplantısına ABD adına Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile Genelkurmay Başkanı Org. Martin Dempsey konuşmacı olarak katıldı. (İkinci günün konuşmacıları, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Philip Gordon ve ABD Savunma Bakanlığının Uluslararası Güvenlik İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Alexander Vershbow’du.)

SİVİL TÜRKİYE!

Türkiye’nin ABD’li ikilinin karşısına muadil olarak koyduğu isimler ise Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’dı.

Muadillik yani eşitlik, denklik durumu sizin de dikkatinizi çekmiştir. Dışişleri Bakanı’nın karşısına Başbakan Yardımcısı çıkarmayı geçtik ama ABD Genelkurmay Başkanı’nın karşısına Türk Genelkurmay Başkanı’nı değil de Milli Savunma Bakanı’nı çıkarmamız, ülke olarak Amerika’dan daha sivil olmamızdandır herhalde!

Gelelim asıl konuya…

STRATEJİK ORTAKLIK

Türkiye ile ABD’nin ilişkisi AKP’nin işbaşı yaptığı Kasım 2002’den sonra “stratejik ortaklık”olarak ifade edildi. Bu siyasal kavrama göre iki ülkenin hedeflerinin aynı olması gerekiyordu. Ancak Ankara ve Washington’un bırakın aynı hedefe sahip olmasını, gündemlerinde birbirine karşıt konular vardı. Başta Irak’ın kuzeyine dair olan bu karşıtlık, adına “startejik ortaklık” da dense, iki ülkeyi nesnel olarak “stratejik düşman” yapıyordu aslında…

Dolayısıyla ABD’ye stratejik ortak olan Türkiye değil, AKP’ydi!

MODEL ORTAKLIK

Barack Obama’nın iş başına gelmesinden sonra “stratejik ortaklık” kavramı yerine daha alt seviyeden bir ilişki tanımlandı. Obama, Nisan 2009’da Türkiye’yi ziyaretinde, ilişkinin adını “model ortaklık” koydu!

Türkiye’ye “model ortak” olarak bu iki yıl içinde üç temel konu dayatıldı:

Birincisi, “model ortak” Türkiye, aslında Kuzey Irak açılımı anlamına gelen “Kürt Açılımı”nı yapacaktı. İkincisi, “model ortak” Türkiye, bu hedefin sopası olarak Ermeni ve Kıbrıs Açılımları yapacaktı. Üçüncüsü, “model ortal” Türkiye, ABD adına İran’ı bölgede markaja alacak, müzakere masasında tutacaktı.

2011 yılında Tunus ve Mısır’da ortaya çıkan halk hareketleri ise yeni bir görevi daha ortaya koydu: “Model ortak” Türkiye, ABD karşıtı gelişmelere baraj kuracak, dahası süreci Washignton adına dizayn edecek ve başta Mısır olmak üzere bölge ülkelerine “model” olacaktı.

ROL MODELLİK

Amerikan Türk Konseyi’nin 30. yıllık toplantısında konuşan ABD Genelkurmay Başkanı Og. Martin Dempsey ise “model ortaklık” kavramı yerine daha alt seviyeden bir ilişki tanımlandı: Rol modellik!

“Türkiye’nin Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yeni kurulan hükümetlere olumlu örnek olabileceğini” söyleyen Org. Dempsey, “Her ülke kendi yolunu seçecektir, ama pozitif rol modeli olmak burada önemli” dedi.

Ortaklık kalkmış, geriye sadece modellik kalmıştı!

TÜRKİYE: LOJİSTİK MERKEZ

Org. Dempsey’e muadil yapılan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise daha da kötü bir ilişki tanımlıyordu ülkemiz için:

Yılmaz, Türkiye’nin, “ABD’nin savunma alanında Afrika, Ortadoğu ve diğer pazarlara ulaşmasında lojistik merkez olacağını” savunuyordu! “Türk – Amerikan ilişkilerinin geçmişte olmadığı kadar iyi olduğunu” belirten İsmet Yılmaz, “Türkiye Amerika’yı, Amerika Türkiye’yi adeta yeniden keşfetti” diyordu!

ABD’ye “lojistik merkez” olma görevi edinen AKP’den kurtulmak, artık daha da hayati ülkemiz için!

Mehmet Ali Güller
Aydınlık Gazetesi
4 Kasım 2011 

, ,

  1. Yorum bırakın

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın