Geçen hafta Bağdat’ta çok önemli bir konferans vardı: Kalkınma Yolu Projesi konferansı…
Irak’ın ev sahipliğinde bir araya gelen Türkiye, İran, Suriye, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Bahreyn, Kuveyt, Katar ve Ürdün yetkilileri, bölge için çok önemli bir projeyi tartıştılar.
Ankara Bildirisi
Proje, Türkiye’ye yabancı değil. Nitekim kısa bir süre önce, 21 Mart 2023’te Türkiye’ye gelen Irak Başbakanı Şiya es-Sudani ile Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu proje kapsamında “Ankara Bildirisi”ni imzalamıştı. Ortak basın toplantısında, “Kalkınma Yolu’nun sadece Irak ve Türkiye için değil, tüm bölge için stratejik önemi yüksek bir proje olduğu” dile getirilmişti (iletisim.gov.tr, 21.3.2023).
Özetle Arap/Basra Körfezi’ndeki Büyük Faw Limanı’nı Suriye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya kara ve demiryolu ile bağlamayı planlayan bu proje, Ortadoğu açısından bir “kalkınma” hamlesi olarak görülüyor.
Normalleşme ve birlikte kalkınma
Aslında proje yeni değil. Irak Ulaştırma Bakanlığı Nisan 2010’da, Büyük Faw Limanı’ndan Suriye ve Türkiye’ye demiryolu inşaatı için yatırım tekliflerini kabul ettiğini açıklamıştı.
Ardından Suriye’ye Atlantik saldırısı başladı ve proje hayata geçemedi. (Tıpkı 2009’da gündeme getirilen Katar gazının Suudi Arabistan, Ürdün, Suriye ve Türkiye üzerinden Avrupa pazarına taşınmasının hayata geçememesi gibi…)
Ancak şartlar artık değişti: Suriye direndi ve birliğini korudu, şimdi siyasi çözüme geçiliyor. Arap Birliği üyeleri yeniden Suriye’yle normalleşiyor. Türkiye Suriye’yle normalleşme arıyor. Çin, İran ve Suudi Arabistan’ı barıştırdı. İran Körfez ülkeleriyle normalleşiyor.
Kısacası, çok kutupluluğun inşasıyla Atlantik baskısının azaldığı şartlarda Ortadoğu ülkeleri, karşılıklı sorunlarını çözme iradesi göstererek, birlikte, bölgesel projelere yöneliyorlar.
Bağdat Konferansı’nda biraraya gelen bu 11 ülke, anımsayın, daha çok kısa bir süre öncesine kadar karşı karşıyaydılar: Suriye İran hariç hepsiyle, İran Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleriyle, Körfez ülkeleri Katar ile karşı karşıyaydı; artık birlikte Kalkınma Yolu’nu tartışıyorlar…
Kuşak ve Yol’un bütünleyeni
Kalkınma Yolu Projesi, Çin’in liderlik ettiği Kuşak ve Yol ile aslında birbirini bütünleyen bir projedir. Kaldı ki Fırat ve Dicle nehirlerinin birleşerek Körfez’e boşaldığı bölgedeki Büyük Faw Limanı, Çin’in işlettiği Pakistan’daki Gwadar Limanı’yla birlikte daha da önem kazanmaktadır.
Şöyle ki, Gwadar Limanı, Çin’in Körfez’den aldığı petrolü ABD denetimindeki Malakka Boğazı’ndan geçirmesine gerek kalmadan, yoldan ve süreden tasarruf etmek için Pakistan üzerinden transfer ettiği adrestir. Petrol, buradan boru hattıyla Çin’in Sincan bölgesine ulaştırılmaktadır. (ABD’nin Uygur kışkırtmasının bir nedeni de budur.)
Dolayısıyla şimdi Gwadar Limanı ile Büyük Faw Limanı ticarette bütünlük oluşturacak, Çin mallarının daha kısa bir yol üzerinden ve daha kısa bir sürede Avrupa’ya ulaştırılması sağlanacaktır.
Yani “Kuşak ve Yol” ile “Kalkınma Yolu” birleşecek, Batı Asya’nın birlikte kazanmasının ve kalkınmasının yolu olarak Körfez bölgesi Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlanacaktır.
Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
1 Haziran 2023