15 ARALIK SEÇİMLERİ ÖNCESİNDE YAŞANANLARIN PERDE ARKASI: ŞEMDİNLİ-KERKÜK HATTI VE TSK’YA OPERASYON

TSK’yı Kuzey Irak’ta etkisizleştirme operasyonun yeni durağı, TSK’yı bu kez Türkiye’de etkisizleştirme operasyonu! 4 Temmuz 2003’te Türk askerine çuval geçirilmesiyle başlatılan sürecin son durağı Şemdinli! 15 Aralık seçimleri öncesinde, Barzani’nin Bush tarafından “Kürdistan Devlet Başkanı” sıfatıyla kabul edildiği dönemde, hem Türkiye’de, hem de İran ve Suriye’de eş zamanlı benzer olaylar yaşandı.

MEHMET ALİ GÜLLER
Aydınlık Dergisi

Şemdinli’deki olayları, Umut Kitapevi, Jandarma mensupları ve patlamanın hemen ardından toplanan kalabalık üçgeninde, polisiye vaka ya da AKP hükümetinin yönettiği “hukuk devleti” perspektifiyle incelemek, gerçeği perdelemenin en kestirme yolu. ABD’nin 1992’de tohumlarını attığı Kukla Devlet’in, 15 Aralık 2005 seçimleriyle resmiyet yolunda atacağı son adımı görmeden, olayları analiz etmek mümkün değil.

Okların sözde “derin devlet” üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönlendirildiği Şemdinli olayları, ABD’nin “Ya Türkiye Kukla Devleti himaye edecek, ya Kukla Devlet Türkiye’ye girecek” denkleminin yansımasıdır.

YANITI GEREKEN ESAS SORULAR

Olayları analiz etmek için yanıtları bulunacak bazı sorular şunlardır:

–          1 Eylül 2005 tarihinden itibaren Şemdinli’de gerçekleşen 22 patlamanın sırrı ne?

–          Hakkari-Şemdinli’deki Barzani’ye akraba aşiretlerin PKK’ye karşı tutumu ne?

–          ABD açısından bölgedeki tüm Kürtlere çekim merkezi yapılmak istenen Barzani ile “etki alanına göz dikilen” PKK arasında bir çelişme var mı?

–          Apo-PKK, yeni süreçte, ABD’nin Kukla Devlet planının neresinde?

–          PKK’nin bölünmesi ne anlama geliyor?

–          Şemdinli’yle eş zamanlı meydana gelen İran ve Suriye’deki olaylar ne anlama geliyor?

Diğer sorulara ve yanıtlara geçmeden önce birkaç hafta geriye dönelim.

BÖLGESEL YAPI RESMİYET KAZANDI

ABD’nin Irak’ta, 15 Ekim 2005 tarihinde yaptığı referandumla, Geçici Irak Anayasa’sı resmileşti. Yani, Irak’ın bölünmesini esas alan Anayasa, artık, uluslararası kabul gördü. Federatif Irak’tan koparılacak Kukla Devlet için geriye Kerkük’le ilgili “çözümsüzlük” kaldı. Ancak Anayasa’da yer alan madde, sözde çözümsüzlüğün de, bizzat Kukla Devlet lehine çözümünü öngörüyor. Anayasa’ya göre, Kerkük’ün nihai durumu 2007’de yapılacak seçimle belirlenecek. Barzani ve Talabani’nin, daha önceki seçim sırasında kente ABD eliyle taşıdığı peşmergelerin sayısı, zaten her geçen gün artıyor. 2007 seçimlerinden önce, Kukla Devlet adına nüfus iyice sağlamlaştırılmış olacak.

KUKLA DEVLET’TEN ÖNCE BARZANİ’NİN İLANI

IKDP lideri Barzani, 15 Ekim referandumunun hemen ardından, 24 Ekim’de, ABD Başkanı George Bush tarafından, “Kürdistan Devlet Başkanı”! sıfatıyla kabul edildi. 15 Aralık seçimleri öncesindeki bu kabulle, ABD Türkiye, İran ve Suriye’ye de son mesajını vermiş oldu.

Bu mesajın ardından da Türkiye’de Şemdinli olayı, Suriye’de Kamışlı olayı ve İran’da da kanla bastırılan kalkışma eş zamanlı gerçekleşti.

ABD açısından en kritik soru şu: Kuzeyden Türkiye, batıdan Suriye, doğudan İran ve güneyden Irak halkı (Sünni Araplar) tarafından çevrili bir Kukla Devlet nasıl yaşar?

Uzun yıllar önce de sorulan ve iki temel yanıtı bulunan bu soru, artık ABD açısından daha da kritik.

Ya Türkiye Kukla Devleti himaye edecek, ya da Kukla Devlet Türkiye, Suriye ve İran’a girecek!

KARADAYI-KIVRIKOĞLU ÇİZGİSİ

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın bu projeye evet demesinden bu yana Türk Silahlı Kuvvetleri plana direniyor. Türkiye’yi başta Irak, İran ve Suriye olmak üzere bölge ülkeleriyle ve Çin-Rusya gibi güçlerle karşı karşıya getirecek bu planın kabulü, Türkiye’nin felaketi olur. Bu gerçek üzerinden konumlanan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin direncini kırmak ve Karadayı-Kıvrıkoğlu çizgisini tasfiye etmek ise ABD’nin esas meselesi!

ABD TSK’nın direncini kırmak, milli çizgiyi tasfiye etmek, Türk Ordusu’nu Kuzey Irak’ta by-pas etmek için, “çuval geçirme” olayından, hükümet eliyle 30 Ağustos öncesinde Büyükanıt Paşa üzerinden spekülasyonlar yaratmaya kadar pek çok yol denedi.

Kukla Devleti savaş ilanı kabul eden, himaye etmeyeceğini deklare eden Türk Ordusu’na ve Türkiye’ye karşı uygulamaya koyulan yeni plan ise “Kukla Devlet’in Türkiye’ye girmesi!”

ABD’nin Kerkük’ü peşmergelere işgal ettirerek başlattığı plan, Kürdistan Belediyeler Birliği Projesi, Güneydoğu Anadolu’nun Barzanileştirilmesi projesi gibi yollarla da adım adım ilerletildi.

İKİ PKK

Pek çok olayın, PKK açısından gelenekselleşmiş illerden ziyade, özellikle Van’ın alt tarafında ve Hakkari merkezli yaşanması da bu planın gereği. Güneydoğu’da son dönemde meydana gelen olaylarda, Apo posterleri kadar Barzani posterlerinin de taşınıyor olması dikkat çekici. Kukla Devleti ve Barzani’yi Türkiye, İran ve Suriye Kürtleri için çekim merkezi yapma gayreti ise ABD’yi, PKK kartı açısından yeni hamlelere götürdü. Kendi etki alanını korumak ya da ABD’nin “esas aktör Barzani’dir” planına boyun eğmek şeklindeki iki yol ise, PKK’de bölünmelere, PKK’nin bir kanadıyla Barzani aşiretiyle akraba aşiretler arasında sertleşen saflaşmalara yol açtı. Cevapsız kalan pek çok cinayetin ve bombalama olayının perde arkasında da, “iki PKK” var.

ŞEMDİNLİ-KERKÜK HATTI

Okların, iki Jandarma mensubu üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönlendirilmesiyle amaçlanan ise, Türk ordusu’nun elini kolunu bağlamak ve adım adım Kuzey Irak’taki etkisini sıfırlamak!

Herkesin cevabını ilk aradığı soru, yani jandarma mensuplarının olayla ilgisinin olup olmadığı sorusu ise, aslında sorulacak en son soru!

4 Temmuz 2003’te Türk askerine çuval geçirilmesiyle başlayan “TSK’yı Kuzey Irak’ta etkisizleştirme operasyonu”, Ağustos 2003’te Tuzhurmatu’da ve Eylül 2004’de Tel Afer’de Türkmenlere katliam yapılmasıyla, Aralık 2004’te Musul’da 5 Türk görevlisinin öldürülmesiyle, yani Kerkük-Şemdinli hattında, adım adım güneyden kuzeye ilerletildi.

TSK’yı Kuzey Irak’ta etkisizleştirme operasyonun yeni durağı, TSK’yı bu kez Türkiye’de etkisizleştirme operasyonu!

Geriye Türkiye’nin geleceği açısından sorulacak tek soru kalıyor: Türkiye, “Diyarbakır’ı ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi içerisinde ‘merkez’ yapma iradesindeki” bu iktidarla, bu sürece daha ne kadar direnebilir?

,

  1. Yorum bırakın

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın