Kurallara dayalı düzen mi, ABD’nin kurallarını belirlediği düzen mi?

ABD’nin 12 Ekim’de açıkladığı yeni Ulusal Güvenlik Strateji belgesinde en sık kullanılan kavramlardan biri, “kurallara dayalı uluslararası düzen” kavramıdır.

Belge, bu düzeni merkeze alarak güç mücadelesini ise şöyle tarif etmektedir: “Kurallara dayalı uluslararası düzene” meydan okuyan Çin ve “kurallara dayalı uluslararası düzeni” savunan ABD…

ABD’NİN KONUMU

Bu bakıldığı yöne göre değişen bir denklemdir. Şundan:

Eğer ABD’nin çekildiği uluslararası kuruluşları listelersek, “kurallara dayalı uluslararası düzene” uymayan ülkenin ABD olduğunu görürüz. Çünkü ABD Dünya Sağlık Örgütü ve UNESCO gibi uluslararası kuruluşlardan çekildi.

Eğer ABD’nin imzasının gereğini yapmadığı anlaşmaları listelersek, “kurallara dayalı uluslararası düzene” uymayan ülkenin ABD olduğunu görürüz. Örneğin ABD imzaladığı Anti-Balistik Füze Antlaşması, Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması ve Kapsamlı Ortak Eylem Planı’ndaki yükümlülüklerini yerine getirmemektedir.

Eğer uluslararası düzen örgütü olan BM kurallarına uymayı ölçü alırsak, düzene en uymayan ülkenin ABD olduğunu görürüz. Çünkü ABD, BM Güvenlik Konseyi’nin onayı olmadan başka ülkelere askeri müdahalelerde bulunmuş, rejim inşasına soyunmuş, hükümetler devirmiştir.

Bu ölçülerle bakarsanız, tersine “kuralara dayalı uluslararası düzeni” asıl savunan Çin’dir. Öyle ki Çin, ABD’yi Dünya Ticaret Örgütü’nün kurallarına bile uymamakla suçlamaktadır.

ABD’NİN SAVUNDUĞU DÜZEN

Ancak denkleme bakış yönünüzü değiştirirseniz, tablo değişir. Şöyle ki ABD’nin asıl işaret ettiği konumlanma, kurallarını kendisinin yazdığı ve belirlediği düzene karşı konumlanmadır. İşte ABD Çin’i asıl buna meydan okumakla suçlamaktadır.

Yani ABD kurallarını kendisinin yazdığı düzeni savunmakta ama “kurallara dayalı uluslararası düzene” pratikte karşı çıkmaktadır.

Çünkü ABD için o düzen, kendi çıkarlarına uyduğu müddetçe kurallarına uyulacak düzendir.

Örneğin ticaret ABD’nin lehineyse Dünya Ticaret Örgütü’nün kuralları Washington için geçerli ama ticaret Çin’in lehineyse Dünya Ticaret Örgütü’nün kuralları Washington için geçersizdir.

Örneğin ABD için Güney Çin Denizi ve Karadeniz gibi ülkeler “özgür ve açık” olmalı ama ABD’nin sınırlarına yakın bölgelerdeki denizler diğer ülkelere kapalı olmalı!

Örneğin ABD Çin ve Rusya’nın karasuları sınırında her türlü askeri gemi dolaştırabilmeli ama Çin ve Rusya askeri gemileri, ABD’nin karasularının yakınına bile sokulmamalı!

KÜRESEL GÜÇ MÜCADELESİNİN ASIL KONUSU

İşte ABD’nin savunduğu düzen budur ve bu aslında “kurallara bağlı uluslararası düzen” değil, ABD’nin işine gelen kuralların olduğu düzendir.

Kurallarını ABD’nin yazdığı ve ABD’nin işine geldiği ölçüde uyduğu ya da istediği zaman değiştirdiği düzen, tek kutuplu dünyaya ait bir düzendi.

Artık dünya çok kutupludur ve dolayısıyla geçerli olması gereken düzen, “kurallara dayalı uluslararası düzen”dir.

İşte küresel güç mücadelesinin asıl konusu budur.

Çin başta pek çok ülke “kurallara dayalı uluslararası düzen”i inşa etmeye çalışırken, ABD bunu önlemeye ve kurallarını işine geldiği gibi kendisinin yazdığı-sildiği-değiştirdiği düzeni korumaya çalışmaktadır.

ABD’nin 12 Ekim’de yayınladığı 48 sayfalık Ulusal Strateji Belgesi’nin ruhu da, Çin Komünist Partisi’nin 64 sayfalık 20. Ulusal Kongre Raporu’nun ruhu da işte buna işaret etmektedir.

Mehmet Ali Güller
CRI Türk
25 Ekim 2022

Reklam
  1. Kurallara dayalı düzen mi, ABD’nin kurallarını belirlediği düzen mi? | Doğa+Yaşam+Politik Yazılar=Paylaşım Sitesi

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: