Gürcistan’da “yabancı acente yasası”na karşı düzenlenen eylemler, Batı’da büyük heyecan yarattı. Ancak ABD ve AB yönetimlerinin destek verdiği, Batı medyasının köpürttüğü ABD ve AB bayraklı eylemlerden “bir turuncu devrim” daha çıkartma hayali kısa sürdü.
Öte yandan “Gürcistan protestolarına” verilen destek sırasında “yabancı acente yasası”na karşı gösterilen tutum ise ibretlikti. Zira yasayı kendi ülkelerinde 100 yıldır uygulayanlar, Gürcistan’ın benzer bir yasa çıkarmasından şikayet ediyorlardı!
Bu çelişkiyi gizlemek için de Gürcistan parlamentosunda kabul edilen yasanın, Rusya’daki yasanın benzeri olduğunu savunuyor ve propaganda ediyorlardı.
ABD YASASINDAN TERCÜME
Konuyu inceleyen gazeteci Emre Köse şu saptamayı yapıyordu: “Batı’nın ABD’de uzun zamandır yürürlükte olan ‘yabancı acenteler’ yasasının tercümesinden başka bir şey olmayan bir yasanın Gürcistan’da yürürlüğe girmesine karşı çıkması epey düşündürücü.” (emrekose.substack.com, 8.3.2023)
Evet, yasa, aslında 1938’den beri ABD’de yürürlükte olan Yabancı Acenteler Kayıt Yasası’nın (FARA) tercümesiydi!
ABD’li ve AB’li yetkililerin bu eylemler sırasında Gürcü hükümetini hedef alan açıklamaları, asıl hedefe işaret ediyordu. Gelişmeleri yakından izleyen gazeteci Erkin Öncan, o hedefi şöyle özetliyordu: “Gürcistan, önce Ukrayna krizinde aldığı tutumu, son olarak da etki ajanlığına karşı yasal önlem almaya çalışması, Kolektif Batı için ‘iki büyük suçtu’, bu adımlar Gürcistan’ın Batı rotasından çıkışını (Batı medyasında bunu Rus etkisine girmek olarak okuyoruz) temsil ediyordu ve elbette ki bu suç cezasız kalmayacaktı.” (erknoncn.substack.com, 9.3.2023).
GARİBAŞVİLİ: İKİNCİ CEPHEYE İZİN VERMEYECEĞİZ
İşin aslı şuydu: ABD, Rusya’ya karşı Ukrayna dışında Gürcistan üzerinden “ikinci cephe” açmak istiyordu.
Gürcü hükümeti de bu gerçeğin farkındaydı ve bir süredir bu amaca karşı koyuyordu. İşte “yabancı acente yasası”na karşı kotarılan Batı destekli eylemler de bu amacı yeniden diriltmek içindi.
Ancak mevcut Gürcü hükümeti, ülkeyi “ikinci cephe” yapmama kararlılığını bu süreçte daha net bir şekilde ortaya koydu. Gürcistan Başbakanı İrakli Garibaşvili, “İktidarda olduğumuz sürece burada ikinci bir cepheye izin vermeyeceğiz. Böyle bir şeyin sözü bile olamaz” dedi (Sputnik, 13.3.2023).
Gürcü liderin paylaştığı şu bilgiler ise Batı’nın Gürcistan’ı “ikinci cephe” yapma hedefinin çok daha öncesine dayandığını ortaya koyuyordu: “Ukrayna’daki çatışmanın daha 2021’in sonbaharında başlaması bekleniyordu. Saakaşvili Gürcistan’a ne zaman geldi? 1 Ekim’de. Saakaşvili organize bir şekilde Gürcistan’a gönderildi, asıl amaç burada bir darbe düzenlemek ve ülkeyi gerekli zamanda çatışmaya dahil etmekti. Bugün bundan şüphemiz yok” ((Sputnik, 13.3.2023).
SAAKAŞVİLİ’Yİ İZLE, ABD’NİN HEDEFİNİ ANLA
Aslında süreci izleyenler açısından Gürcistan Başbakanı Garibaşvili’nin sözleri sürpriz değildi. Zira Garibaşvili, ülkesinin ikinci cephe yapılmak istendiğini geçen yıl da dile getirmişti. Hatta Garibaşvili 27 Nisan 2022’deki açıklamasında, yeni cephe için ülkesiyle birlikte, Molodova’nın da adını saymıştı. (Nitekim o tarihten beri Transdinyester üzerine bir baskı oluşturulmaya çalışıldı.)
Bu süreci analiz ettiğim 30 Nisan 2022 tarihli Cumhuriyet gazetesindeki köşe yazımda şöyle demiştim. “2003’te Turuncu darbeyle Gürcistan’da iktidar olan ancak 2008’de Rusya’nın müdahalesi sonrası kaçan, 2014’te Ukrayna’daki Turuncu darbe sırasında silahlı adamları rol alan ve ardından Ukrayna’nın önemli yerleşim yerlerinden Odessa’ya vali yapılan Saakaşvili, Ekim 2021’de Gürcistan’a dönme kararı almıştı. Ancak Saakaşvili’nin, daha doğrusu onu cepheye sürenlerin hesabı tutmamıştı. Ukrayna’nın Kasım veya Aralık 2021’de başlatacağı savaş ise Donbas’a yönelik Batı destekli taarruz hazırlığıydı. Moskova’nın özel askeri operasyonunu ‘savaşı önleyen savaş’ diye nitelemesi, bu nedenleydi.”
TAKTİK GERİ HAMLE
Özetle, “yabancı acenteler yasası” bahanesiyle düzenlenen eylemler, yaklaşık 1,5 yıldır Rusya’ya karşı cephe yapılmaya direnen Gürcü yönetimini mecbur etme, teslim alma eylemleriydi. Ancak Gürcü yönetimi, 7 Mart’ta parlamentoda kabul edilen yasayı, 10 Mart’ta “geri çekerek” eylemlerin zeminini ortadan kaldırdı.
“Yabancı acenteler yasası”, iktidardaki Gürcü Rüyası Partisi’nde ayrılan Halkın Gücü Partisi tarafından parlamentoya getirilmiş ama Gürcü Rüyası’ndan bazı milletvekillerinin de desteğiyle kabul edilmişti.
Bu geri adım olsa da, Gürcü hükümetinin ülkeyi “ikinci bir cephe yapmama kararlılığını” sürdürebilmesi açısından taktik bir geri hamle olmuş oldu.
Mehmet Ali Güller
CRI Türk
14 Mart 2023