Cumhuriyet’in 92. yılında devrim ihtiyacı

Cumhuriyet milletin egemenliğidir.

Millet nasıl egemen olur? Devrimle!

Devrimle Tanrının yer yüzüdeki gölgesi olan kral ya da padişah yıkılır, devrimle ümmet millet olur, devrimle padişahın kulu devletin vatandaşına dönüşür, devrimle padişahın toprakları halkın olur.

92 yıl önce böyle olmuştur ve kimsesizlerin kimsesi olan Cumhuriyetimiz o nedenle devrimcidir; yıkar ve yenisini yapar, iyisini yapar, güzelini yapar!

Kuşkusuz eksikler vardır, yanlışlar yapılmıştır. Dahası kurucunun ölümünden sonra katılaşmıştır, gelişmesi durmuştur; hatta emperyalizmle işbirliği dönemiyle birlikte gericileşmiştir.

Bugün yaşadığımız ve karşı-devrimle Cumhuriyet’e hançer saplanması sürecinin başladığı yer, katılaşmaya başladığı yerdir. Devrimcilik durursa, önce ilerleme durur, sonra geriye dönülür.

Devrim durursa, devrimin yıktığı kuvvetler iktidarı gaspeder ve Cumhuriyet’i yıkar!

O nedenle devrimler arasız olmalıdır, sürekli olmalıdır…

Açalım:

Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Cumhuriyet anlayışı şu 8 ilkeye dayanır:

1) Millet egemenliği: Cumhuriyet kralın, padişahın, imtiyazlı bir grubun değil, milletin egemenliğidir. Millet egemenliği siyasal birliktir.Türkiye Cumhuriyet’ini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.

2) Tam bağımsızlık: Millet egemenliğinin sürebilmesi, tam bağımsızlığa bağlıdır; ekonomik ve siyasal bağımsızlığa bağlıdır.

3) Üretim ekonomisi: Millet egemenliğinin sürebilmesi, üretim ekonomisine bağlıdır. Üretmeyen milletler önce pazarlarını, sonra egemenliklerini yitirir. Pazarını kaptıran, stratejik kurumlarını özelleştiren, bankalarını yabancılara satan, üretmeyen, satmaktan çok alan ve dışa bağımlı hale gelen bir ülke tam bağımsız değildir.

4) Ulusal bütünlük: Milletin egemen olduğu topraklar, vatandır. Her karışı milletindir. Üzerinde emperyalist üsler kurulan topraklar, vatan toprağı olmaktan çıkar.

5) Laiklik: Dinin vicdanlara hapsedilmesidir; Tanrı ile kişi arasında yaşanmasıdır; araya cemaatleri, tarikatları, 3. kişileri sokturmamaktır. Devrimci Cumhuriyet’te cemaatlerin okulları, medyası ve holdingleri olamaz. Devrimci Cumhuriyet’te tarikatlar biraraya gelip hükümet kuramaz. Daha doğrusu devrimci Cumhuriyet’te cemaat ve tarikatlar bulunamaz!

6) Çağdaşlaşma: Bilimdir, tekniktir, kültürdür, sanattır… Batılılaşma değildir, bilim ve teknik Batı’daysa Batı’dan, Doğu’daysa doğudan almaktır. Almak ve geliştirmektir; daha iyisini yapabilmektir.

7) Barışçılık: Millet egemenliği “yurtta barış, dünyada barış” ilkesine dayanır. Komşularına düşmanlık yapan milletler, egemenliğini tehlikeye atar.

8) Devrimcilik: Devrim arasız ve sürekli olmalıdır. Yokse katılaşır, durur, en sonunda gericileşir. Karşı-devrime yenilir.

O nedenle Cumhuriyet’in 92. yılında en büyük ihtiyacımız devrimciliktir!

Mehmet Ali Güller
29 Ekim 2015

Reklam
  1. #1 by Burhan Okuyan on 29/10/2015 - 15:17

    Her tarafta Atatürk’ün resmi, yazıları, söylemleri, teşekkürnameler, ve kutlamalar. Ne kadar güzel değilmi?
    Benim içim ise cız ediyor, yanıyor.
    Atamızın bizlere bıraktıklarına tek tek bakılırsa ne yazıkki hepsini yitirmişiz diyebilirim.

    Devrim dediniz, ilk devrim CHPde olmalıdır. Bu partiyi Atatürk kurdu, ve şimdi yalnız %20 oy alabiliyor. Bence CHPnin bütün yöneticilerini Atatürke hakaret ettikleri için hapse atılmalılar. Çünkü bu şahıslar ya Atatürk’ün ilkelerini anlatmıyorlar veya anlatamıyorlar. Belkide kendileride bilmiyorlar.
    İlk devrim CHPde olmalıdır.
    Parti içi seçim mekanizması yanlıştır, değişmesi lazım.
    Bu değişim olmadıkça Türkiye de hakiki demokrasi hiç olmaz.

  1. Cumhuriyet’in 92. yılında devrim ihtiyacı

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: