Baştan belirtelim: Trump’ın açıkladığı “Yüzyılın Anlaşması” bir anlaşma değildir; dahası bir barış planı da değildir; hatta sonuçları itibariyle bir savaş planıdır.
Anlaşmanın fiiliyatta ne anlama geldiğini aslında en iyi haritalar gösteriyor: İsrail’i 1948’de ilk tanıyan ABD Başkanı Truman’ın haritasıyla başlayan ve Trump’ın haritasıyla neticelenen tablo, meselenin özetidir:
Truman’dan Trump’a; ABD-İsrail ortaklığında Filistin vatanı adım adım İsrail toprağı yapılmıştır. Yani Filistinliler vatansızlaştırılmıştır!
Trump’ın planının hedefi de bunu bölgeye kabul ettirmek ve İsrail işgalciliğine meşruiyet kazandırmaktır.
“Yüzyılın Anlaşması”nın içeriği
Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman elçilerinin eşlik ettiği toplantıda ABD Başkanı Donald Tump’ın, İsrail Başbakanı Benyamin Neyanyahu’yla el ele açıkladığı 80 sayfalık plan özetle şu:
– İki devletli çözüm olacak ancak Filistin devletinin kurulmasının şartları arasında terörü reddetmesi var. (Terör dedikleri Filistinlilerinin İsrail işgaline karşı vatanlarını savunmasıdır. Yani Filistin vatan savunmasından vazgeçerse devlet olarak tanınacak.)
– Filistin’in İsrail’in güvenliğine tehdidi azalacak. (Yani Filistinliler kendi topraklarında daracık bölgelere sıkıştırılacak.)
– Kudüs İsrail’in “bölünmemiş” başkenti olacak.
Peki, bunların karşılığında Filistin ne alacak?
– Filistin’e 50 milyar dolarlık ticari yatırım sağlanacak ve iyi yürütülürse Filistinliler için 1 milyon istihdam yaratılacak. (Trump bu parayı da İran’a karşı İsrail’le ittifak yaptırttığı Körfez ülkelerine ödetecek.)
Özetle “Yüzyılın Anlaşması” Filistinlilere vatanlarının büyük bir kısmından vazgeçmeleri karşılığında “bağımsız” devlet vaat ediyor!
Trump yolu nasıl döşedi?
Kuşkusuz bu sürpriz değildi. Daha başkan olmadan önce Trump’ın İran karşıtlığı temelinde bölgede İsrail’in çıkarlarına uygun hareket edeceği ortadaydı. Bunu Trump açık açık dile getiriyordu.
Ve “Yüzyılın Anlaşması”na giden yolu şöyle döşedi: Kudüs’ü başkent olarak tanıdı, ABD elçiliğini Kudüs’e taşıdı, Suriye toprağı olan Golan’da İsrail egemenliğini tanıdı, İran’la yapılan nükleer anlaşmadan çekildi ve Kasım Süleymani’yi bir terör saldırısıyla öldürdü.
Evet, Trump ilk günden itibaren Filistin topraklarını vatan olmaktan çıkaran bu planı hayata geçirmek için uğraştı. Ne yazı ki pek çok aydın o günlerde ve bazıları hâlâ, küreselcilerle ve derin devletle hesaplaştığını iddia ederek Trump’ı destekliyordu; hatta Trump’ın ABD’yi emperyalist bir devlet olmaktan çıkarıp milli devlet yapacağını savunanlar bile oldu! (Sanki emperyalist devlet, milli devlet değilmiş gibi…)
Trump başkanlığı boyunca, ama ABD yönetimleri uzunca bir süredir işte bu “Yüzyılın Anlaşması”nın ilanı için bölgeyi hazırlıyordu:
Baba ve oğul Bush’un İsrail’e karşı Arap milliyetçiliğini savunan Saddam Hüseyin’i ortadan kaldırmak istemesi ve Irak’ın kuzeyinde İsrail’e paratonerlik yapacak bir Kürt devleti kurmak istemesi bundandı…
Obama ve Trump dönemi ABD’sinin Suriye’yi parçalamaya çalışması, Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt devleti kurarak bunu Irak’ın kuzeyindekiyle birleştirmesi ve bölgede Arap milliyetçiliğine karşı bir Yahudi-Kürt ittifakı kurmak istemesi bundandı…
Ve ABD yönetimlerinin, Filistin direnişine destek veren İran’ı zayıflatmak için bu ülkeye neredeyse kesintisiz bir şekilde ekonomik ambargo uygulaması bundandı…
Bölgede yeni bir dönem başlıyor
Önemle belirtelim: Bu 80 sayfalık plan bölgeye barış getirmeyecek, tersine emperyalizmle işbirliği yapan Arap yönetimlerinin tahtlarının sallandığı ve antiemperyalist bir Arap milliyetçiliğinin yükseleceği bir dönemi başlatacak…
Filistin davasını satan her Filistinli, her Arap, her komşu ülke ve her bölge devleti tarihin “ihanet” sayfalarına yazılacak.
Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
30 Ocak 2020
#1 by puma on 31/01/2020 - 14:33
Israil’i buyuten Trump degildir. Bence durum soyle:
-Israil’in simdilik daha fazla buyumesine engel oluyor, cunku buyume olursa “Trump’un plani”‘na ihanet edilmis olur.
-Ve secimlere kadar sakinlik olsun istiyor, cunku derin devlet oralarda bir provokasyon istiyor, ve bu gerceklesirse, Trump israil tarafini tutmak zorunda kalacak secimde kaybetmemek icin, ve derin devlete taviz verilmis olacak.
-Kendisi israil tarafinin abisi rolunde, boylece hem israil’i kontrol altinda tutmus oluyor, hem de filistin’in abilerinin de kendisini gostermesini sagliyor.
– Boylece ABD ve Rusya bolge ulkelerini bu iki devlete muhtac hale getiriyorlar (olumlu ve olumsuz yonleriyle beraber…), cunku Trump Amerikasi ve Rusya bolgede aslinda dusmandan cok dost iken,
bolge ulkelerine ve derin devlete aksini iddia eder sekilde davrandiklarini gosteriyorlar, boylece oralarda varlik gostermek icin bir gerekceleri olmus oluyor. Derin devletin de manyakca davranmasina engel oluyorlar. Mesela guya filistinden israile fuze atilmasi bahanesiiyle israilin isgalerini artirmasinin onune geciliyor.
-Ve tabi ki tek tarafli bir planin, hemde ABDnin en zayif oldugu bir donemde, sonuca ulasmayacagini zaten herkes bilmekte. Rusya , hoopp, ne oluyoruz, burda biz de variz demeye tenezzul bile etmez. Cunku plani birlite yaptilar, yani plan derken kagittaki degil gercek plan.
Bir piton yilani secimleri kazansa, herkesi kucaklayacagim dese, bu herkesin hosuna gider mi. Trump’un israil uzerinden derin devlete yaptigi da budur bence. Zamanla gorecegiz.
………..
Trump’un sonuc itibariyle turumu bariscidir. Ne soyledigi onemli degildir. Genelde isterseniz baska bir sey kastettigini anlayabilirsiniz. Mesela etrafindakiler provokasyon istiyorlar, o da sahte bir provokasyonla onlrin gazini almis oluyor.
K.S.nin oldurulmesi bence henuz cozulmemis bir mesele. Bir kac teori uydurabilirim (1. aslinda oldurulmedi. 2. derin devletin parali askerleri oldurdu trump ustlenmek zorunda kaldi. 3. derin devlet K.S.yi etrafindaki kimseler yoluyla ucuz kahraman olmak yonunde kiskirtti, ve ve bu gerceklesse ABD karsilik vermek zorunda kalacak ve buyuk bir savasa sebep olacakti, ve bunu engellemek icin kestirme yol olarak bu yol secildi…, yani resmi hikayeye alternatif en az 3 ihtimal daha vardir..)
Trump savas taraftari ise, niye Afrin’e girmemize izin verdi mesela. Koridor tamamlanacaktiysa orasi lazimdi. Ya da niye iki defa Suriye’yi zarar vermeyecek sekilde toplam 160 fuzeyle cezalandirdi. Yazik degil mi o kadar fuzeye. Hani Kuzey Koreye saldiracakti. Ne oldu tam tersi oldu nerdeyse. Rusya ile bir nukleer anlasmadan cekildiler, Cin’i de anlasmaya katmak icin, ya da belki, bu anlasma zaten anlamsiz oldugu icin. Niye Barzani’nin “Kurdistan”i buyutmeye calisirken kucultmek zorunda kalmasina goz yumdu (isgal ettigi Kerkuk’u kendi topragi yapacakken. oralari terk etmek zorunda kalmasi).
…………
Ulus devlet emperyalist olamaz mi… Bir acidan bakarsak butun emperyalist devletler ulus devletlerdir… Ama ote yandan son 400 yildir olan savaslara bakarsak arkasinda hep ayni aileler, ayni zumreler oldugunu goruruz. Ve bu elitlerle mucadele edince, onlarin vesayetini ortadan kaldirince, emperyalizmle mucadele etmis olmaz miyiz.
Mesela Sovyetler ve ABD yakin gucte iken ABDnin yaptigi savaslara bakalim, Rusyaninkilere bakalim. Arada daglar kadar fark var. Ayrica ABD de derin devlet kuklasi degil mi. Ayrica derin devlet ABDyi de kole yapmadi mi. ABDnin endustrisi niye Asya’ya kaydirildi, cunku derin devlet her ulkeye bir rol bicti, hicbiri tek basina her anlamda guclu olmasin, derin devletin medyasina, parasina, istihbaratina mecbur kalsin, santajina boyun egsin..
……..
Mesela LarouchePac denen bir site var. Bunun yakinda olen kurucusu Ataturk’u isim vermeden 1. dunya savasinda ingiliz ve fransizlari rezil etti diye ovuyordu. Kendisi de amerikalidir. Simdi bu adam emperyalist midir. Nerdeyse katiksiz trump destekcisidir. “Ingiliz oligarsi”sine karsi mucadele ettigini soylemektedir. Onun ingiliz oligarsisi dedigi sey benim daha cok kartel ya da derin devlet dedigim seydir.
……
Bu kartelin varligina en buyuk kanit 11 eylul saldirisidir. (Bu arada Emre Kongar hala , bir ulke terorist bir yapi kurarsa, o yapi kendisini de vurur diye bir genelleme yapiyor, ki 11 eyluldeki resmi Frankestayn teorisine hala inandigi anlasiliyor, bence Erol Mutercimlerden bir brifing alsin bu konuda..). Bir ulke kendisine saldiriyor, ve butun dunyadaki buyuk medya ayni yalani soyleyip duruyor… Derin devlet o zaman gucluydu: Benzer bir sey bugun asla yapilamaz ! Cunku alternatif medya ve anti-kartel medya guclendi. Yalnizca bu degil, insanlar bigfarma’nin yalanlarina karsi da daha dikkatliler. RT ve Sputnik, henuz resmen soylemese de ABD’nin Apollo misyonlariyla indigi
iddiasinin yalan oldugunu ima ediyor, resmen soylemeyip elinde koz olarak tuttugu belli, ya da bir zamanlar o yonde bir pazarlik yapilmis. ABD de biz gitmedik, insanlik gitti gibisinden “mutevazi” davraniyor.
……
Ote yandna Trump karsitlarina bakalmim. HDP daha secilmeden Trump’a karsiydi. HDP ne anlar ABD adaylarindan. Belli ki bir kanaldan boyle bir empoze yapilmis. HDPnin jeopolitik konularda tamamen derin devlet taraftari ve Turkiye karsiti tutumuna bakinca kimin dost kimin dusman oldugu daha net anlasilir. HDPlileri suclamiyorum, cogu beyni yikanmis temiz insanlardir, hatta bence ortalama insan kalitesi sag partilerden azicik daha ustundur (kurtleri diger etnik guruplara karsi yucelttigim zannedilmesin), cunku kurt olmayanlarin kaliteli olanlari daha cok chp ve benzerlerine oy verirler (kalite ne demek derseniz, ortalama egitim seviyesi falan diye baslayabiliriz, objektif olsun diye).
Baska bir Trump karsiti: Chomsky. (Kocasakal da karsidir Trump’a ama onunki tamamen, bu konudaki “cahillik”). Chomsy ABDdeki “sol”un sampiyonudur, ama zaten herkesin bildigi seyleri soylemektedir. ABD en buyuk teroristtir derken derin devleti gizlemektedir, aslinda ABDliler de bu terorden paylarini almaktadirlar (sebeke suyuna flor katilmasi, dogal kanser tedavisi yapanlarin oldurulmesi, gibi). Kennedy’nin oldurulmesi, Apoollo kisyonlari, 11 Eylul gibi turnusol kagidi degerindeki olaylarda derin devletin teorisini uyduruk gerekcelerle destekleyerek kendi rengini belli ediyor.
Trump’a Bush gibi sagci, irkci, hatta tamamen uydurma bir sekilde kadin dusmani falan diyorlar.
Cumhuriyet’te de iki kadin yazar malesef bu cizgidedir. Kadin haklarini savunmak ayri, LGBTcilik yapmak ayri. Mesela bunlardan biri Ahmet Altan’a haksizlik yapilmisti, cikti iyi oldu derken, hic Ergenekon doneminden kalma iftira ve fesatliklarindan bahsetmedi, bence Cumhuriyetten hemen atilmalidir, boylelerine Ataturkcu bir gazetede yer olmamalidir.
Trump’u destekleyen Rusya, Hillary icin “Bushtan bile kotu” dedi..
Trump’s icerden saldiranlar ne diyorlar: Rusya ile iyi gecinmeye calisiyor.
Trump zamaninda Rusya Libya’da siyasete egemen olurken ABD niye sessiz..
K.S.nin “oldurulmesi”ne niye Rusya ve Cin sessiz. Halbuki Kaddafi oldurulunce cok kizmislardi.
Kaddafiyi oldurenlerin basinda bizim demokratlarimizin malesef Trump’a tercih ettigi Hillary vardir.
………….
Havlayan kope isirmaz. Kotu insanlar sinsidir.
Trump zamaninda ortadoguda kotu seyler olmus olabilir, bu bunlarin ondan kaynaklandigi anlamina gelmez. Baskalari olsaydi cok daha beteri olacakti. Mesela bu kotu olaylardan biri K.S.nin cenazesinde 50 kisinin izdihamda olmesi,..K.S.yi oldurmediyse bile bundan sorumlulugu vardir.
Iran’in fuzeyle dusurdugu ucagin bir askeri boyleye uzaktan kontrol yoluyla yonlendirildigi soyleniyor, yani oyleyse aslinda iran vurmakta hakli. Sonucta bunu yapan , belki icine nukleer bomba da yerlestirmis olabilirdi.. Trump iran’in ABD ussunu vurmasina niye izin verdi…
Irak ulkemizi terk et derken, bence cok ta samimi degildi, dengeler buna hazir degildi, Trump ta bunu biliyordu, uslerin parasini vermezseniz cikmayiz dedi, boylece “milliyetci” bir tutum almis gibi gorundu. Ama bir yandan da o kadar da istekli degiliz, parasini verin hemen cikalim demis oldu.
……………….
Baskasinin bilgisine analizine guvendigimde hata yapiyorum, ama kendiminkine, elimde yeterince kritik bilgi varsa, fazla hata yapmiyorum. Bence Trump sayesinde dunya iyiye dogru evrilecek.
……………..
Bu arada biraz kuresel isinmadan bahsedelim. Kuresel isinma, ya da soguma dogada kendiliginden de olabilecek birseydir, ve olmustur da. Buzullarin erimesi uzucu, ama bu insan yapimi zorlama bir erime de olabilir. Yani bu anlamda bakarsa kuresel isinma yalan da olabilir, ya da varsa, “kuresel isinmacilar”in gercek ajandasi bunu durdurmak midir, yoksa bu bahaneysle baska seyleri dayatmak midir. Dogrusu ben bilmiyorum, ama cok bilmeden kuresel isinmacilik yapmanin otomatik olarak ilericilik oldugunu farzetmemek gerekir. Onun yerine mesela geoengineering denen seye bir butun olarak bakmali. Mesela guya gunes isinlarini uzaya geri gondersin diye ABDde ucaklarin egzozlarindan kanserojen maddeler saliniyor, burdaki gercek hedef nedir diye sormak lazim.
Bence Antarktika’daki “ozon deligi” de haarp ile yapilmis bir deney sonucu olusmustu. Niye kuzey kutbunda ya da bol insan artigi olan yerlerde olmaz da en temiz yerde olur boyle bir hasar.
Kuresel isinmadan once kuresel kirlilige oncelik verilmelidir bence. Mesela plankton sayisi yari yariya azalmis… Avustralyadaki ya da Brezilyadaki hatta belki Turkiyedeki ormanlari “kuresel isinmacilar” ya da (tamamen ayri gruplar olabilir). derin devlet karteli yakmis olmasin, bence gayet mumkun. Brezilyanin fasist baskani ben Trump’cuyum dedi, Trump ben ocuyum demedi,.. yani Trump burdan dolayi kirlenmez… Guney Amerikadaki Amerikanci darbeler de Trump hangi taraftaydi: sozlerine degil de sonuca bakarsak bence darbecilerin tarafinda degildi. Rusya ne olur ne olmaz diyerek onlem aldi, ama Trump’un tarafini da biliyordular bence..
Rusya “antiamerikanci”dir zaten (yani derin devlet karsitidir), ama ayni zamanda anti-ABDci gibi gorunmeye calismaktadir, cunku obur turlu derin devlet Trump’a “bak rusya da bize yol verdi” diyecek, Trump ta derin devlete boyun egmek zorunda kalacak.
#2 by TÜRKİYEDEKİ MÜSLÜMANLARIN HALİFESİ on 31/01/2020 - 18:13
savaşla suriyelileri libyalıları ıraklıları mülteci yapma vatansızlaştırma planı değil mi