Başkanın adamları

ABD’nin S-400 yaptırımına karşı kınama mesajı dışında hâlâ gerçek bir yanıt yok. Salgın gibi sahte bahanelerle aktif hale getirmedikleri S-400’leri bile yaptırıma karşılık çalıştıramadılar hâlâ…

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Savunma Bakanı Akar’ın mesajlarından anlaşılan, Erdoğan Biden’ın işbaşı yapmasını bekliyor; tabloyu pazarlık edilebilir görüyor…

Hatta ekonomide ve hukukta reform açıklamalarından İsrail’e büyükelçi atanacağı iddiasına kadar bir dizi gelişme, “Erdoğan’ın Biden dönemine hazırlığı” olarak yorumlanıyor.

Tam bu süreçte “başkanın adamlarının” bazı faaliyetleri de dikkat çekiyor.

Öcalan’la Erdoğan’ın hangi danışmanı görüştü?

Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan’ın, seçimlerden hemen önce AKP’ye destek amacıyla TRT’ye çıkarılması çok tartışılmıştı. Gazeteci Muhammed Vefa, Öcalan’ı bulmuş ve ona TRT’ye çıkarılması konusunu sormuş.

Öcalan, sorulara verdiği yanıtlar arasında çok önemli bir şey söyledi: “Kısa bir süre önce bir Cumhurbaşkanı danışmanıyla görüştük. Uzun bir görüşme oldu. PKK başta olmak üzere yaşanan durumlarla ilgili görüştük” (20.12.2020).

Türkiye’yi ayağa kaldırması gereken bu konunun nedense pek üzerinde durulmadı. Ana muhalefet sözcüleri, “kim bu danışman” diye sordular ama öyle pek de gündem yapacak ağırlıkta konunun üzerine gitmediler.

Oysa iktidarın sözcülerinin, meclisten ekranlara, hemen her muhalifini terörle irtibatlı göstermeye çalıştığı bir süreçte, bizzat başkanın bir adamının Öcalan’la kısa süre önce görüşmüş olması, muhalefetin büyük sorun yapması gereken bir konuydu.

Sosyal medyada ben dahil bir çok gazeteci, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’a ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’a “kim o danışman” diye sorduk ama bir yanıt alamadık. Buradan sorumuzu tekrarlayalım: “Kim bu danışman? Erdoğan’ın bilgisi dahilinde mi Osman Öcalan’la görüştü? Ne konuştu?

Erdoğan’ın danışmanının Diyarbakır temasları

Başkanın adamlarından bir diğerinin, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan’ın geçen ay Diyarbakır’da ilginç temaslar yaptığı ortaya çıktı. Orhan, çeşitli sivil toplum örgüt yöneticileriyle görüşmüştü.

Haberlere göre görüşmelerde Erdoğan’ın başdanışmanına şunlar aktarılmıştı: “AKP’nin uyguladığı politikalar, MHP ile sürdürülen ittifakın Kürtlere yansıması, kullanılan dil ve güvenlikçi politikalar, kuruluşundan bu yana AKP’ye destek veren Kürt seçmenin AKP’den uzaklaşmasına neden oldu.”

Aktarıldığına göre Gülşen Orhan da eleştiriler karşısında “bunun farkında olduklarını, Kürt seçmenin desteğinin çok fazla düştüğünü bildiklerini” söyledi. Yine haberlere göre görüşmelerde, demokratikleşme adımları ve Kürt sorununun çözümü ile ilgili neler yapılabileceği de tartışıldı (Remzi Budancir, Artı Gerçek, 18.12.2020).

İlginç olan, Erdoğan’ın başdanışmanının bu görüşmelerinden sonra “yeni çözüm süreci” mesajlarının gelmiş olmasıydı. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya “Yeni bir çözüm sürecinin kıyısındayız” derken, HDP’li Sırrı Sakık da “Yeni bir çözüm süreci olabilir” diyordu (Felat Bozarslan, DW, 16.12.2020).

AKP kulislerinden bilgi alabilen gazetecilere bakılırsa, saray yeniden ama öncekilerden farklı bir çözüm sürecine hazırlanıyor. Hatta HÜDAPAR Genel Başkanı İshak Sağlam’ın sarayda kabul edilmesi de bu bağlamda yorumlanıyor.

‘İsrail bir adım atarsa, biz iki adım atarız’

Başkanın bir diğer adamı da, İsrail’le ilişkiler konusunda önemli açıklamalar yaptı. Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi Mesut Hakkı Çaşın, Amerika’nın Sesi’nden Dorian Jones’a yaptığı açıklamada, “İsrail bir adım atarsa, biz iki adım atarız” dedi (22.12.2020).

Çaşın, “Bir olumlu tavır olması halinde Türkiye’nin mart ayı itibariyle İsrail’e büyükelçi atamasının da mümkün olabileceğini” söyledi.

Caşın, Türkiye-İsrail normalleşmesi ile birincisi Türkiye’nin İsrail’den silah alımına yeniden başlayacağını, ikincisi savunma teknolojisi alanında birlikte ilerlenebileceğini, üçüncüsü de İsrail’den doğalgaz alınacağını belirtti.

Erdoğan’ın Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu üyesi Mesut Hakkı Caşın, ayrıca“Joe Biden’ın göreve gelmesiyle birlikte yeni bir perspektif söz konusu olacağını ve çok sayıda şeyin değişeceğini” söyledi.

Ne diyelim? İktidarlarını sürdürebilmek için Türkiye’nin rotasını bir o yana bir bu yana kıranlar, en sonunda dümeni kıracaklar!

Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
24 Aralık 2020

  1. #1 by ali haydar Nergis on 25/12/2020 - 13:38

    Okudum, bilgilendim. teşekkürler hemşerim.. Zamanın olursa, ABC’deki yazılarıma bir göz atarsan sevinirim. Selam ve sevgilerimle iyi bir yıl dilerim.. Ali Haydar Nergis

  2. #2 by puma on 26/12/2020 - 00:45

    Biden’e yani derindevlet’e mama veriyorlar.

    Biden hileyle simdilik kazandi, ama beyaz saraya yerlesemeyecek, dunya buna izin veremez, umariz amerika da geregini yapar (yapmak zorunda ve bence yapacak). Her iki durumda da kiyamet kopacak, sabotajlar olabilir. Nashville’de oldu bir tane. Biden en kotuleri, Trump ise en kotulerle savasanlari temsil ediyor. Tabanlarinin ortalama kalitesi , karakteri , dunya gorusu, ile bunun hicbir ilgisi yok.

  3. #3 by ali haydar Nergis on 26/12/2020 - 12:43

    Mehmet Aliciğim, Adanalı hemşerin olarak yazılarını uzun süredir dikkatle izliyorum. Zaman zaman da sana beğeni mesajları yolluyorum. Ben de hasbelkader Türkiye’de, 12 Eylül öncesinde ve sonrasında 17 yıl gazetecilik yaptıktan sonra 32 yılını İsveç’te öğretmenlik ve gazetecilik yaparak geçiren bir meslektaşınım. Senden hemşerin olarak, hiç olmazsa iki satırlık bir geri dönüş beklerdim. Sıcak kanlı Adana’lılardan bu beklenir. Yanıt vermeye zamanın yoksa, biz de bir daha yazmayıveririz.. Muktedirin toplumu dalga dalga etkileyen kibri sakın seni de etkilemiş olmasın… Dostlukla,.iyi bir yıl dilerim Ali Haydar Nergis, ABC gazetesi köşe yazarı

    Den fre 25 dec. 2020 kl 13:38 skrev ali haydar Nergis :

    > Okudum, bilgilendim. teşekkürler hemşerim.. Zamanın olursa, ABC’deki > yazılarıma bir göz atarsan sevinirim. Selam ve sevgilerimle iyi bir yıl > dilerim.. > Ali Haydar Nergis > > Den fre 25 dec. 2020 kl 07:00 skrev Mehmet Ali Güller

    • #4 by Mehmet Ali Güller on 26/12/2020 - 12:55

      Ali Haydar Bey
      Bir gün önce “zamanın olursa ABC’deki yazılarıma bir göz at” şeklinde mesaj atmışsınız, bugün de “niye yanıt yazmadın, bir Adanalıya yakışmamış, sen de mi kibirlendin” özetli bir mesaj atmışsınız…
      Kusura bakmayın ama gereksiz bir alınganlık göstermişsiniz. Mesajınızda da belirttiğiniz gibi ” zamanının olursa” demişsiniz, zamanım yok maalesef. İki ayağım bir pabuçta… Zira ben gazetecilik yapmıyorum, her mesaja yanıt yazacak zaman bulamıyorum. Günde 10 saat bir yayınevinde geçinmek için profesyonel olarak çalışıyorum. Onun dışında kalan zamanımı da okumaya ve haberleri izlemeye çalışmakla geçiriyorum.
      Hangi şartlarda çalışıp çalışmadığını bilmeden, “yazılarımı oku” mesajınıza 24 saat içinde “okudum, şöyle iyi, böyle iyi” diye bir yanıt veremedim diye beni kibirle suçlamanız, kusura bakmayın ama size biraz “bana nasıl yanıt yazılmaz” kibri gibi gelmedi mi?
      Selam ve saygılarımla

  4. #5 by Dr. Murat Aygen on 26/12/2020 - 19:07

    “Yaptırım” bir bilmecedir. Aralarında Türklerin de bulunduğu bazı “avantüriye” yatırımcılar, elde ettikleri kârları “repatriate” edemediklerinden, İran çamlıbeline yeni yeni yatırımlar yapmak zorunda kalıyorlarmış. Yabancı sermayedarlara bu numarayı (1960’lı yıllarda) yapan DEMiREL, böyle bir bahâne bulamıyordu [bkz: Bozorgmehr, N., “Investors wary of sitting down with Iran Inc” (title over 5 columns)Sanctions burden news, © The Financial Times Limited 2020 No.40,582, Monday 14 December 2020, p.4].

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: