Gara’nın işaret ettiği iki gerçek

Em. Büyükelçi Prof. Dr. Ali Engin Oba’nın koordinatörlüğünde Çağ, Çukurova ve Mersin üniversitelerinin birlikte düzenlediği “Uluslararası Doğu Akdeniz Kongresi”ne katıldım önceki gün.

Doğu Akdeniz’de Enerjipolitik Mücadele” başlıklı konuşmamın çözüm bölümü, bu meselede anahtarın Şam’la barış olduğu üzerineydi.

Şam’la barışın somut getirileri

Doğu Akdeniz konusunda pek çok makale yazdım: İktidarın ilk yanlış iliklediği düğmeden başlayarak yaptığı hatalar zincirine dikkat çektim. Doğu Akdeniz’in Libya’dan Suriye’ye uzanan hat üzerinde artık tek bir cephe haline geldiğini, bu nedenle de bütünlüklü bir strateji oluşturulması gerektiğini belirttim.

Bu stratejinin anahtarının da “Şam’la barış” olduğunu belirttim ısrarla…

Bu anahtar, değerini ve ne çok kapı açabileceğini, her geçen gün daha fazla gösteriyor:

1. Şam’la barış, Kahire’yle normalleşebilmenin anahtarıdır.

2. Kahire’yle normalleşme Libya’da işbirliği koşullarını sağlayabilmek demektir.

3. Kahire’yle normalleşme Doğu Akdeniz’de bu ülkeyle Münhasır Ekonomik Bölge anlaşması yapabilmek demektir (Ki Mısır’ın eski Ankara Büyükelçisi, ülkesinin 20 yıldır Ankara’yla bu anlaşmayı yapabilmeyi beklediğini açıklamıştı.)

4. Kahire’yle normalleşme, Doğu Akdeniz’deki Türkiye karşıtı cepheyi daraltma, hatta İsrail’i bile Ankara’yla normalleşme aramaya yöneltme demektir.

5. Bu tablo ise Yunanistan ve Güney Kıbrıs ikilisini hem Kıbrıs hem Ege hem de Doğu Akdeniz sorunlarında daha ayakları yere basan bir yaklaşımı kabul etmeye zorlayacaktır.

Terörün sponsoru ABD

Bakın son Gara operasyonu bile aslında Şam’la barış gerektiği gerçeğini önümüze koyuyor. Operasyonun başarısız bir kurtarma operasyonu olması, iktidarın öncesinde “müjde” diyerek kurtarma operasyonunu siyasi ranta dönüştürmeye çalışması, Açılım’ın sonucu olarak ortaya çıkan tablo ve benzeri konuların hepsi konuşulur, konuşulacaktır.

Ancak Gara operasyonun önümüze getirdiği iki büyük gerçek vardır:

1. PKK terörünün en büyük sponsoru ABD’dir; terörle doğru mücadele edebilmek için ABD emperyalizmiyle mücadele etmek gerekir.

2. ABD’nin Irak ve Suriye’nin kuzeyini birleştirme hedefine karşı Türkiye, Irak ve Suriye ile birlikte hareket etmelidir.

İşte bu noktada Ankara için Şam bir çözüm anahtarıdır. Şam’ın yeniden Suriye’nin tüm topraklarında egemen olması Türkiye için en önemli kazanç olacaktır.

Komşuluk hukuku ihlali

AKP iktidarının Şam karşıtlığını sürdürmesi, dahası Fırat’ın batısında bir ÖSO nüfus bölgesi inşa etmeye çalışması, Türkiye’ye büyük zarar vermektedir.

AKP’nin fiilen ABD ile “Fırat’ın doğusundaki PYD bölgesine karşılık Fırat’ın batısında bir ÖSO bölgesi” pazarlığı içinde bulunması, Türkiye açısından ağır stratejik sonuçları olacak bir yaklaşımdır.

AKP iktidarının Suriye topraklarında adım adım egemen devletmiş gibi davranması, Türkiye’ye ağır siyasi fatura çıkaracaktır: Afrin-İdlib hattında Türk bayrağı dalgalandırmak, Türk lirasını resmi para haline getirmeye çalışmak, kaymakam ve emniyet müdürü atamak, resmi kurumlar inşa etmek, polis karakolları açmak, okul açmak, hatta iki fakülte açmak ciddi uluslararası hukuk ve komşuluk hukuku ihlalidir…

Bu “fetihçi” yaklaşımın Türkiye’ye gittikçe ağırlaşan siyasi faturası olacaktır…

Gara, Şam’la barışa vesile olmalı

Şam yönetiminin bir zamanlar PKK’yi desteklemiş olmasını, her şeyin gerekçesi olarak sunmaya çalışmak geçerli bir bahane değildir. Çünkü Ankara ile Şam’ın bu konudaki son durduğu yer Adana Mutabakatı’dır ve Şam o mutabakatın gereğini yerine getirmiş, yakaladığı PKK’lileri Türkiye’ye teslim etmişti.

Nitekim o mutabakattan sonra terör yıllar içerisinde tamamen sıfırlanmıştı. Terörün yeniden yükselmesinde aranacak adres Suriye değil, ABD’yle Ortadoğu üzerine yapılan anlaşma ve onun gereği olan Kürt Açılımı’dır.

O anlaşma bölge ve küresel dinamiklerin katkısıyla uygulanamaz hale gelmiştir. Ancak sonuçları ne yazık ki hâlâ Gara’da kendini gösterebilmektedir.

İktidarın Gara operasyonunu iç siyaseti dizayn etme fırsatı olarak kullanması, ana soruna bir katkı getirmeyecektir. Türkiye bunun yerine Gara operasyonunu, Şam’la barışın ihtiyacı olarak doğru okumalı ve gereğini yapmalıdır.

Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
18 Şubat 2021

  1. #1 by puma on 19/02/2021 - 13:49

    “Turkiye’nin ABD emperyalizminden sikayet etme hakki yok. ”
    Turkiye de Idlib’de emperyalist bir ulke gibi davraniyor,
    hem kendi emelleri var, hem de kuresel empryalizmle ayni cephede
    (hem de paradoksal olarak Rusya ile ortak).

    ABD emperyalizmi yok, kartel emperyalizmi var.
    ABD kartelin emrinde oldugu surece
    ABDye emperyalisttir diyebiliriz, ama o zaman esas meseleyi gozden kacirmis oluruz.
    ABD her baskan doneminde birkac yerde savas yapiyordu,
    Trump zamaninda hicbir savas baslamadi.
    Hatta Trump daha guclu olsaydi,
    mesela iki partide de kartel unsurlari kalabalik olmasaydi,
    cok daha hizli olarak baris yolunda ilerlenilirdi.
    ABDyi aklamiyorum burda tabi ki.

    Solcu gecinen dusman Chomsky’ye gore en buyuk teroristler kimlerdir:
    Trump. ABD ordusu, ABD devleti , Cumhuriyetci parti.
    Cumhuriyetci partiyi kinamasi hakli olabilir, ama
    Demokrat partinin de hicbir farki yok, yani bu lafta bir kasit var.
    Ayrica ABD ordusu da her turlu kirli ise alet oldu,
    savas, teror, fasist darbeler, uyusturucu ve insan kacakciligi,
    on yillarca, kartelin emrinde, nato, cia ve benzerleiyle beraber.
    Burda yalnizca ABD ordusunu secmesinde bir kasit var, cunku son 5 yildir,
    ABD ordusu devrimci cizgiye buyuk oranda gelmistir, ve
    kartelle mucadeleye karar vermis ve Trump’u baskan yapmistir.
    En buyuk terorist olarak ABD devletini secmesinde de kasit var, cunku
    karteli gizleme, ve ABD ulus devletine karsi durus var.
    Yani ne yapip edip , karteli gizleyerek koruyayim,
    kartele karsi olan unsurlari da,
    ya gecmiste alet olduklarina , ya da bazi yalanlara dayanarak suclamak derdinde.

    Ayni Feto taktigi, 12 Eylul darbesini Fetoculer
    veya onlara cok benzeyenler yapti (atlantikciler),
    fasist darbeyi zamaninda ove ove bitirmediler, sonra
    darbe anayasasini yikacagiz diye yargiyi ele gecirmek icin
    ikinci 12 Eylul anayasasini dayattilar,
    icine de kadi haklari , kisisel bilgilerin gizliligi gibi
    balon maddeler eklediler, ve karsi gelenlere de bu maddeler uzerinden saldirdilar v.s.

    Bu kadar aptal miyiz, evet aptaliz.
    Mars’a adini yollayan 1. ulke Turkiye imis,
    2,5 milyon “bilimsever” Mars’a adini yollamis,
    heralde “yerli” Biontech-Pfizer asisi icin de Avrupa’ya seyahat etmislerdir.
    Tek aptallar, gericiler, boluculer, irkcilar degil yani.
    (Biraz egitimle tedavi edilebilir,…)

    Bir suru uzay bilimcimiz, gozlerimize baka baka ABD Ay’a insanla indi
    yalanini tekrarliyorlar.
    Bence Turkiye Ay’a kolayca gidebilir, AY’a toslayacak bir roket dizayn edilebilir,
    pek marifet sayilmaz bu.

    Peki Chomsky kotu birsey mi demis,
    yani bardagin bos tarafini israrla gormus olamaz mi.
    Yine ayni ornekler verecegim.
    AKP-Feto ortakken, Akpyi en yenilikci Turkiye partisi ilan etti,
    AKP Feto kismen ayristiktan sonra , diger butun kartelciler gibi
    direk olarak Reis’i hedef aldi, katil dedi v.s.
    Ikinci ornek, 11 Eylul saldirilarini araplar yapmadigi halde
    (iki farkli anlamda da iceriden yapildi),
    resmi iddiayi aynen destekledi, ve bu konuda kitap yazdi.
    WTC7 binasinin sebepsiz cokmesi
    (Wikipedia’ya gore diger coken binalardan gelen kivilcimlar sebebiyle coktu, PES!)
    gibi ispatlar ona gosterildiyse de , “bilimsel yayin” gormek istedi, aklimizla alay etti.
    Benzer sekilde Bidenci Jacobin adli sahte solcu dergisi de
    Dersim uzerinden hem Ataturk’e hem Reis’e (yani iki benzemeze) ayni anda vurma hesabi yapiyor.

    ABD emperyalizmi yok derken, “yalnizca ABDye ozgu” bir emperyalizm yok diyorum.
    ABD varsa mutlaka Ingiltere de Israil de, baska bir cok ulke de isin icinde vardir,
    (hatta bazen Turkiye de, 12 Eylul, ve PKKnin yaratilmasi, gibi),
    ayrica olaya devletler bazinda bakmak bastan yanlis.
    Mesela Kaddafiyi devirenler icinde kim vardi,
    ordu olarak galiba en cok Fransa ordusu.

    20. yuzyilin baslarina gidelim,
    Almanya emperyalist miydi, antiemperyalist miydi, ..
    1, dunya savasinin basinda bizim yanimizdaydi
    (bence onun da emperyalist bir ajandasi vardi, ..ama kartele hizmet olarak mi, emin degilim,..),
    o zaman antieperyalistti denebilir ,
    ama 20 yil kadar sonra fasist ve emperyalist bir ulke oldu,
    hatta en emperyalist ulke Almanya oldu.
    Biligimiz kadariyla (bence durum gorundugu gibi degil)
    Ingiltere ve Fransa Almanya , ABD ile 2.D.S’nda karsi cephedeydi.
    O zaman 20 yil kadar once emperyalist olanlar ,
    20 yil sonra birden antiemperyalist mi oldu. ..
    Guclu olan zayifi ezer dersek, o da tam dogru degil,
    oyle olsa Rusya’nin su an butun dunyayi isgal etmesi gerekirdi.
    Ya da ABDnin 1945te butun dunyayi isgal etmesi.

    Iktidarin Idlibde Suriyeye karsi cihatcilar yaninda yer almasi
    emperyalistir, ama
    Turkiyeye mRNA asisi getirmemeleri (ya da getirmeyi geciktirmeleri)
    antiemperyalisttir.

    Malesef bizdeki muhalif ve ilerici partiler, medya organlari,
    AKPyi asiyi az getiriyor diye, ve Batili asilari getirmiyor diye elestiriyorlar.
    Burda malesef bilmeden de olsa emperyalizmin yaninda yer almis oluyorlar.

    ……
    Yazidaki bu ince detay uzerine yorumlar yaptim (ABDnin emperyalistligi),
    diger konularda yaziya katiliyorum,
    yani Suriye ve Misir’la barismak , gibi.
    Yalniz Israil’le anlasmak o kadar da iyi bir sey olmayabilir,
    cunku Israil’in ne olacagi belli degil, buyuyecek mi kuculecek mi.
    Caldiklari topraklar onlara aitmis gibi bir anlasma yapacak miyiz.
    (Bence israil kuculecek veya normallesecek).
    ……..
    Eski yazilarima duzeltme,
    bir yerde alet olma yerine ait olma demisim.
    bir yerde de , infial yerine galeyan kelimesini kullanmistim.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: