ABD’nin ünlü “özel istihbarat” şirketi Stratfor’un kurucusu George Friedman, 2009 yılında, Gelecek 100 Yıl isimli kitabıyla, 21. yüzyıl için “öngörülerini” yayımlamıştı.
Friedman’ın Amerikan devletiyle ilişkisine ve Stratfor’un emperyal şirketler açısından konumuna bakarak, elbette kitapta yazılanlara öngörü olmaktan daha çok anlam yüklememiz gerekiyor. Emperyal şirketlerin çıkarları açısından Amerikan devlet aygıtının ve onun savaş aracı olan NATO’nun 21. yüzyıl planlarıdır bu öngörüler aynı zamanda…
UKRAYNA NEDEN NATO’YA ALINMAK İSTENDİ?
Friedman, kitabı 2009 tarihli olduğu için, sadece Ukrayna’daki Aralık 2004 – Ocak 2005 tarihli ilk turuncu darbeden hareketle değerlendirmeler yapıyor. Yani 2014 tarihli ikinci turuncu darbe yok.
Fakat ilk turuncu darbe üzerinden yazdıkları bile ABD’nin hedefini ve Ukrayna’nın nasıl kullanıldığını ortaya koymaya yetiyor.
Friedman, öncelikle Rusların turuncu darbeyi nasıl gördüklerini ve bunun doğru olup olmadığını ortaya koyuyor: “Ruslar, Ukrayna’daki olaylara ABD’nin bu ülkeyi NATO’ya alma ve Rusya’yı parçalama girişimi olarak baktılar ve aslında bu görüşte gerçek payı da yok değildi elbette.”
Ve Friedman devamında Ukrayna’nın, Rusya’yı hedef alabilme açısından önemine işaret ediyor: “Eğer Batı Ukrayna’yı kontrol altında tutabilseydi, Rusya savunmasız kalabilecekti. Belarus’la olan güney sınırları ile Rusya’nın güneybatı sınırı açık hale gelecekti. Ukrayna ve Batı Kazakistan arasındaki mesafe yaklaşık dört yüz mildir ve Rusya Kafkaslara gücünü bu bölgeden gösteriyordu. Rusya bu durumda Kafkasları kontrol gücünü yitirecek ve Çeçenya’dan daha kuzeye çekilecekti. Ruslar, Rusya Federasyonu’nun bazı bölümlerinden çıkacak, Rusya’nın güney sınırları çok zayıflayacaktı. Böylece Rusya çok eski sınırlarına çekilene kadar parçalanma sürecekti.” (George Friedman, Gelecek 100 Yıl, Pegasus, 2009, s.103).
Evet, ilk turuncu darbe birkaç yıl sonra kesintiye uğramasa, Friedman’ın dedikleri bir olasılık olarak Rusya’nın önünde olacaktır. Yani Ukrayna meselesi Rusya açısından, Frieadman’ın istediği gibi parçalanmasının önündeki kritik bir eşikti.
BRZEZINSKI’NIN HARİTASI
Görüldüğü gibi Frieadman, 2009’da yazdıklarıyla, Ukrayna’nın neden satranç tahtası yapıldığını anlatıyor. Peki sadece o mu?
ABD’nin büyük stratejilerini belirleme açısından özel bir yere sahip olan Zbigniew Brzezinski, 1997 tarihli ünlü kitabı Büyük Satranç Tahtası’nda, yine ABD stratejisi açısından Ukrayna’nın önemini ortaya kokuyor.
Brzesinski, Avrupa’nın batısından doğusuna uzanan ve Rusya’nın derinliklerini hedef alan o hattı, haritasıyla birlikte kitabında çiziyor: “2010 yılına kadar Fransa-Almanya-Polonya-Ukrayna siyasi işbirliği 230 milyonluk nüfusuyla, Avrupa’nın jeostratejik derinliğini artıran bir işbirliğine dönüşebilir.” (Zbigniew Brzezinski, Büyük Satranç Tahtası, İnkılap, 2005, s.123).

NATO RUSYA’YI HEDEF ALDI
Peki mevcut ABD yönetimi açısından durum neydi?
Joe Biden, seçildikten yaklaşık bir ay sonra katıldığı Münih Güvenlik Konferansı’nda, “Bugün, Amerika Birleşik Devletleri başkanı olarak konuşuyorum ve dünyaya açık bir mesaj gönderiyorum: Amerika geri döndü” demiş, Rusya’ya meydan okumuş ve Moskova’yı “NATO ittifakına Çin’den daha yakın tehdit” ilan etmişti.
Biden’ın bu çıkışının arkasında, birkaç gün önce Pentagon çatısı altında yapılan bir toplantı da vardı elbette. O toplantıda generaller Rusya’yı ABD ve NATO için tehdit ilan etmişti.
Nitekim 14 Haziran 2021’de yapılan NATO zirvesi de ABD’nin talebiyle ağırlıklı olarak Rusya’ya ayrılmış ve zirve sonunda çoğu maddesi Rusya’yı hedef alan tam 72 maddelik bir bildiri yayınlanmıştı.
ABD UKRAYNA’YI KULLANIYOR
Sonuç olarak Ukrayna krizi, Stratfor’un da açıkça belirttiği gibi, ABD’nin Rusya’yı parçalanmaya götürecek stratejisinin en önemli cephesidir.
ABD bu nedenle 20 yıldır Ukrayna’da darbelerle Batıcı iktidarlar inşa etmeye çalışıyor, bu nedenle Ukrayna’yı NATO’ya almak istiyor, bu nedenle Ukraynalıları ateşe atarak bu ülkeyi küresel güç mücadelenin cephesi haline getiriyor.
Mehmet Ali Güller
CRI Türk
1 Mart 2022
#1 by Aydin Yucatur on 02/03/2022 - 00:13
Tesbitleriniz dogrudur katiliyorum.