Türkiye’nin muhalefet sorunu

20 yıldır değişmedi: Türkiye’nin iktidar sorununun çözümü, muhalefet sorununun çözümüne bağlıdır. Çünkü 20 yıldır Erdoğan ne zaman tökezlese, onu ayağa kaldırıp iktidarda tutan bir muhalefet oldu.

Baykal’ın Siirt seçimi hediye ederek Erdoğan’a başbakanlık yolu açmasından, Kılıçdaroğlu-Bahçeli ikilisinin Ekmeleddin İhsanoğlu vakasıyla Erdoğan’a cumhurbaşkanlığı yolu açmasına kadar…

Erdoğan’ın şansı

O seçimde Kılıçdaroğlu-Bahçeli ikilisi Erdoğan’a karşı ortaktı, bu seçimde Erdoğan-Bahçeli ikilisi Kılıçdaroğlu’na karşı ortak. Özdağ, Bahçeli’nin yanındaydı, Akşener’le birlikte ayrıldı, sonra Akşener’den de ayrıldı. İnce, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayıydı, ayrıldı, Kılıçdaroğlu’na rakip oldu. Bu karmaşada, AKP’nin eskileri, kötü dış politikanın mimarlarından Davutoğlu ile kötü ekonomi politikanın mimarlarından Babacan, Kılıçdaroğlu’na ortak oldu…

Şu çok kısa özet bile, Türkiye’nin en önemli sorununun, muhalefet sorunu olduğunu ortaya koymaktadır. Üstelik, yer değiştirme hareketlerinin yönü ve hızı, siyaset bilimine de aykırıdır: Bir sınıfın, bir ideolojinin hatta bir ihtiyacın bile temsilcisi olmadan öyle ya da böyle siyasi arenada varlık gösterebilmek…

Erdoğan’ın formülü

Bu tablo karşısında Erdoğan’ın yapması gereken tek şey, muhaliflerin içinden kendisine yararlı müttefik çıkarabilmektir. İşte Erdoğan’ın 20 yıllık iktidarının formülü budur: İktidarda kalmasını sağlayacaksa, en ağır sözleri söyleyenlere bile makam vermek!

İşte HAS Parti Genel Başkanı Kurtulmuş. “Biz AKP gibi firavunlaşmayacağız” diyordu, AKP Genel Başkanvekili oldu.

İşte DP Genel Başkanı Soylu. “Erdoğan’ın yakasına yapışacağım” diyordu, paçasına yapıştı.

İşte MHP Genel Başkanı Bahçeli. Öyle şeyler söylüyordu ki, Erdoğan “Bahçeli’nin ağzından salyalar akıyor” diyordu.

Uzatmayayım, Erdoğan 20 yıl içinde iktidarda kalabilmek için liberalleri de, Kürtçüleri de, ulusalcıları da kullandı… Öyle ki kendisine sosyalistlerin içinden de CHP’nin içinden de müttefik çıkarabildi.

Akşener’in planı ne?

Altılı Masa da Erdoğan’ın şansıydı. Birbirine benzemezlerin, hatta birbirine zıtların tek bir amaçla ittifak yapması büyük riskler taşıyordu. Bu nedenle çok uyardık. 2014 ve 2018’de Erdoğan’ın karşısına çıkmayan Kılıçdaroğlu’nun bu kez adaylıkta ısrarcı olmasını da yanlış bulduk.

Bir yıl önceki “çengel operasyonuna” bakılırsa, Erdoğan masanın zayıf karnını biliyordu: Önce Bahçeli’yi devreye soktu, Akşener’e “evine dön” çağrısı yaptırdı. Ardından bizzat kendisi çağrı yaptı: “Masayı terk et.” Sonuç mu?

2 Mart 2023: Akşener, “Ortak Cumhurbaşkanı adayımız ve geçiş süreci yol haritası konusunda ortak bir anlayışa ulaşmış bulunuyoruz” denilen metni imzaladı.

3 Mart 2023: Akşener “ortak cumhurbaşkanı adayımız yok” diyerek masayı dağıttı, CHP’li İmamoğlu ile Yavaş’ı cumhurbaşkanı adayı olmaları için göreve çağırdı.

4 Mart 2023: Akşener, akşam TV izliyordu, konuklardan Ersan Şen “teklif gelirse aday olurum” dedi. Akşener reklam arasında Şen’i aradı ve “görüşelim” dedi.

Yaşanmasa, inanılamayacak bu tablo üzerinden Akşener’e soralım: 2 Mart’tan 3 Mart’a ne değişti? Kılıçdaroğlu’nun adaylıkta ısrarı ortadaydı zaten, buna kökten karşıysanız, seçime beş kalayı neden beklediniz? İmamoğlu ve Yavaş çağrınızı reddetti, ya ikisi birden kabul etseydi? Kısa çöp çekeni eleyecek miydiniz? Akşam TV izleyip Şen’i bulmasaydınız, 5 Mart planınız neydi?

Vahim ama muhalefetin kazanmasının yolu hâlâ var!

Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
6 Mart 2023

  1. Hakan doğan adlı kullanıcının avatarı

    #1 by Hakan doğan on 07/03/2023 - 01:40

    Dediğiniz gibi muhalefet
    Vede hepsi kapitalist düzenin kuklası
    Hiç birinin ideolojisi yok

  2. YAKUP KILICKAPLAN adlı kullanıcının avatarı

    #2 by YAKUP KILICKAPLAN on 07/03/2023 - 07:16

    Bunun nedeni bence,Turkiyenin makus talihini değiştiren,1952 deki Natoya katılma sürecidir.
    Bu süreçte,ülkedeki bütün yapılanmalar, yabancıların denetimine girdi.Hatirlayiniz,Bir zamanlar MIT in maaşlarını ABD veriyordu.
    Hal böyle olunca,ülkedeki bütün partiler CHP dahil birilerinin yörüngesine oturtuldu.
    Bugünkü var veya yok oluş la ilgili 2023 seçimleri,Türk siyasi hareketini oluşturan partilerin değil,yabancı lobilerin arasında yapiliyor. Iktidara kimin adamı gelecek,soru bu.
    En güzel örneğini Akşener verdi.görmemek için kör olmak lazım.
    Daha bir çok etgen sayılabilir.
    Duyan konjokturude unutulmamalı.
    Tek çare,Gazı Mustafa Kemalin çizdiği hatta geri dönmek.
    Türkiye nin bunu yapacak çok değerli insan kaynağı mevcuttur.

  1. Türkiye’nin muhalefet sorunu | Doğa + Yaşam ve Politik Yazılar =Paylaşım Sitesi -(okuyup düşünmek için!)

YAKUP KILICKAPLAN için bir cevap yazın Cevabı iptal et

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın