Posts Tagged Nuray Mert

BİRAND’IN ERDOĞAN KORKUSU

Mehmet Ali Birand, İngiltere’nin Ditchley Park şatosunda hafta sonu yapılan Oxford Konferansı’nı yazdı köşesinde dün…

Türkiye ile Britanya arasındaki ilişkileri derinleştirmek için sürekli toplanacak bir mekanizmanın da ilk adımıymış bu konferans. Siyasiler, akademisyenler, eski büyükelçiler, gazeteciler ve iş adamaları davet edilmiş.

İki ülkenin Dışişleri Bakanları Ahmet Davutoğlu ve William Hague, bizzat mektup yazıp katılımcıları davet etmiş. Konferansın eş başkanlıklarını ise her iki ülkenin eski Dışişleri Bakanları Yaşar Yakış ile Jack Straw yapmış.

TÜRK TARAFI NEDEN GELMEDİ?

Gelin konferansla ilgili notların devamını doğrudan Birand’dan dinleyelim:

“Doğrusunu söyleyeyim, Britanya tarafı bu toplantıyı çok ciddiye almıştı. Katılımı üst düzeyde tutmuştu. AB Komisyonu Dış İlişkiler Sorumlusu Ashton’den, AB İşlerinden Sorumlu Bakan Lidington’a kadar davet edilenlerin hemen tümü gelmişti.

Türk tarafı ise son dakika iptalleriyle bu konularda ne kadar ciddiyetten uzak olduğunu gösterdi. Nice iş adamımız, politikacımız gelmedi. Akademisyenler tam kadro gelmişlerdi ve çok önemli katkılarda bulundular.” (Posta, 11 Ekim 2011)

Birand yazısının devamında konuşulan konuları, konferansın yararlı olup olmadığını vs. yazmış ancak Türk tarafındaki son dakika iptallerinin nedenine değinmemiş!

KÖŞESİNDE DEĞİL TWITTER’DA YAZABİLDİ!

Merak ettik, araştırdık.

Meğer Türk tarafı, Başbakan Erdoğan’ın annesinin vefatı nedeniyle, cenazede olabilmek ya da eve taziyeye gidebilmek için iptal etmiş programlarını…

Aslında Mehmet Ali Birand, yazısında değil ama bir gün önce twitter’da takipçilerine açıklıyordu durumu: “Oxford konferansında Türkiye’yi tartıştık. İngilizleri en çok ne hayret ettirdi biliyor musunuz? Başbakan’ın annesi öldü diye son dakikada konferansa katılmaktan vazgeçen işadamları, politikacılar ve hatta bazı gazeteciler.

KORKUTAN İKLİMİ ÖVMEYECEKSİN!

Peki, 40 yılın gazetecisi Mehmet Ali Birand bu gerçeği köşesinde neden yazamadı? Okurlarından neden sakladı bu gerçeği? Twitter’daki takipçileriyle bu gerçeği paylaşan Birand, Türkiye’nin en çok satan gazetesinde neden yazamadı aynı şeyi?

Yanıtı ortada: Birand da çoğu meslektaşımız gibi Başbakan’ın hışmına uğramaktan korkuyor!

Denebilir ki, “korku da insana dair, olabilir, Birand da korkabilir”, kısmen anlayabiliriz, ama şunu da söylemeden edemeyiz:

Korkuyorsan, yazmaktan korkuyorsan, fikrini söylemekten korkuyorsan, o zaman “AKP’nin darbeci zihniyeti temizleyerek
memlekete demokrasi getirdiğini ve Türkiye’de çok güzel bir iklim oluşturduğunu” da iddia etmeyeceksin, yazmayacaksın!

Sen o iklimde düşünceni yazamıyorsan, o iklimi de övmeyeceksin!

KORKU HAYSİYET EŞİĞİNİ AŞMAMALI

Nuray Mert’in de başka bir vesileyle söylediği gibi, korku haysiyet eşiğini aşmamalı: “İktidarlar korkutucudur, hiçbirimiz kahraman olmak zorunda da değiliz, hepimiz sıradan insanlar olabiliriz ama sıradan insan olarak yaşamanın haysiyetini taşımak zorundayız. Böylesi güçlü iktidarlardan ne kadar korkarsak, haysiyetimizden, hayatımızdan o denli fedakârlık yapmak durumunda kalırız. Sıradan bir insan olarak korkmamız anlaşılır ama korkumuz haysiyet eşiğini aşmadığı sürece. Yoksa insan suretinde bir yılgınlık hayaleti olarak yaşamaya mahkûm oluruz. İnanın bu yaşanası bir hayat değildir.” (Milliyet, 6 Ekim 2011)

Mehmet Ali Güller
Aydınlık Gazetesi
12 Ekim 2011

, ,

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın