Beşar Esad’ın Halep’i teröristlerden bir taarruzla temizlemesi ama Türk devletinin Şemdinli yolunu 20 gündür açamaması çok önemli bir soruna işaret etmektedir. Ülkeyi kimin yönettiğine…
Bu iki olaydaki farklılık da gösteriyor ki, Suriye, büyük Batı baskısına rağmen, ülkesinin birliğini savunma noktasında Türkiye’ye göre çok daha avantajlı.
Neden? Çünkü konjonktürel olumsuzluklara rağmen Suriye’nin çok temel bir üstünlüğü var: Şam’da birlikçi bir iktidar var!
Ankara mı?
DAHA TESPİTTE ARIZA VAR!
Başbakan Erdoğan’ın danışmanı Yalçın Akdoğan’ın şu sözleri Ankara’nın zafiyetini özetliyor: “Şemdinli saldırısı, iki açıdan değerlendirilebilir. Birincisi Suriye’de yaşanan gelişmeler ve PYD’nin çocuksu güç gösterilerinin PKK’nin kimyasını bozması ve eylemliliği tetiklemesi… İkincisi de PKK’nin geçtiği yeni stratejik aşamayla başlattığı eylemlilik tarzı…” (Star, 10 Ağustos 2012)
Neymiş? PYD Suriye’nin kuzeyinde çocuksu bir güç gösterisi yapmış. Bu, PKK’nin kimyasını bozmuş ve “o zaman biz de eylem yapalım bari” demiş PKK yöneticileri…
Bu sözler, bir başbakanın en önemli danışmanına aitse, o ülkede Şemdinli yolu elbette açılamaz!
MERKEZİ TUTMAYAN PİYON, KOLAY FEDA EDİLİR!
Bu hükümet zafiyeti, Türkiye’yi adım adım büyük tehlikeye sürüklüyor.
Uludere, F4, Suriye’nin kuzeyi ve Şemdinli diye özetleyebileceğimiz son 8 ay, AKP Hükümeti’nin iddia ettiği gibi “düzen kurucu” olmadığını gösteriyor.
Satrançta önemli bir ilkedir: Merkezi tutan piyon kuvvetli, merkezin dışındaki piyon zayıftır. Ve zayıf piyonlar, kolay feda edilir!
Ne demek istediğimizi anlatan gelişmelerden biri, AKP’nin Barzani karşısındaki çaresizliğidir örneğin… Daha birkaç ay önce Ankara’da ağırlanan, stratejik ortaklık yapılan, Bağdat’a karşı ittifaka dâhil edilen, boru hattı anlaşması yapılan, PKK’ye karşı mücadele edeceği söylenen Barzani’ye, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmelerden sonra Davutoğlu’nu gönderdi Erdoğan…
AKP’nin servis ettiği haberlere göre “Barzani’ye mesaj verilmiş, o da almıştı”. Hatta “Türkiye, Barzani ile birlikte PKK’yi vurmak için anlaştı” haberleri bile yapıldı.
KDP: PKK’YE YAPTIRIM UYGULAMAYIZ
Ancak balonlar artık hızlı patlıyor! Barzani’nin partisi KDP’nin resmi sözcüsü Cafer Emneki, AKP’nin iddiasını yalanladı: “Bu haberin doğru yanı yok. KDP Kürdistan topraklarında hiçbir Kürt hareketine karşı bir yaptırımda bulunmayacak.”
Yani Barzani, PKK’ye karşı kılını bile kıpırdatmayacak. Eski ifadelerle söylersek, “Kürt kedisi bile vermeyecek!”
ŞAM DOSTUNU DA, DÜŞMANINI DA BİLİYOR!
Barzani cephesinde durum bu… Ya ABD cephesi? Ya PKK’ye karşı anlık istihbarat paylaşımı anlaşması yapılan ABD? Ya bu anlaşmayla “PKK’nin BBG evi gibi izlendiği” sözler? Ya İnsansız Hava Araçları?
Şemdinli neden çözülemiyor sorusunun yanıtı şu sorudadır: PKK’nin Şemdinli’ye harekâtı neden tespit edilemedi?
İşte Şam’ın avantajı bu! Şam, kim dost, kim düşman, biliyor!
Ankara ise bölmeye çalışanla birlik arayışına giriyor!
Mehmet Ali Güller
Aydınlık Gazetesi
11 Ağustos 2012