AKP Hükümeti’nin Suriye karşıtlığı, bölgede çok köklü değişikliklere ve yeni ittifaklara neden oluyor.
Örneğin geçen dönemde Türk Ordusu’nun sınır ötesi harekâtlarına ve Irak’ın kuzeyinde asker bulundurmasına Barzani-Talabani kuvvetleri karşı çıkıyor ancak Bağdat onaylıyordu…
Hatta Bağdat, özellikle Saddam Hüseyin döneminde, TSK’nin varlığını Irak’ın siyasal birliği ve toprak bütünlüğü açısından yararlı görüyordu. Nitekim geride bıraktığımız 20 yıl, “Irak’ın güvenliği, Türkiye’nin güvenliğidir” denkleminin doğruluğunu sonuçları itibariyle gösterdi.
BARZANİ, TÜRK ÜSSÜNE KARŞI DEĞİL?!
Yeni dönemde ise TSK’nin varlığına dair ilişki tersine dönmüş durumda. Bağdat yönetimi, Irak’ın kuzeyindeki Türk üslerinin kaldırılması için harekete geçiyor, kuzeydeki Barzani yönetimi ise Bağdat’a karşı çıkıyor!
Irak Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Mehdi el Musavi, 2 Ekim tarihli “Türk üslerinin kaldırılması” kararını Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin yetkilileriyle görüştüklerini, ancak Erbil’in Bağdat’tan farklı düşündüğünü açıkladı.
Daha birkaç yıl önce “Türkiye’ye Kürt kedisi bile vermem” diyen Barzani-Talabani yönetiminin bugün Türk üslerine karşı çıkmaması, TSK’yi artık bir tehdit olarak algılamadıklarını gösteriyor.
Çünkü AKP Hükümeti, Türkiye’nin kırmızı çizgilerini değiştirdi ve Irak’ın kuzeyindeki yapıyı onayladı, tanıdı!
BAĞDAT RUSYA’YLA, BARZANİ ABD’YLE
Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin Moskova ziyareti de bu yeni dönem cepheleşmesine işaret ediyor. Maliki, Moskova’da Rus yardımı istiyor, Rus silahı talebinde bulunuyor…
20 yıldır ABD’nin işgali altında bulunan Irak, ABD askerlerinin çekilmek zorunda kalmasının ardından hızla İran’la ittifak kurdu. Irak, şimdi de Rusya’yla işbirliği geliştiriyor.
Irak’ın kuzeyindeki özerk yapı ise Bağdat’ın tersine kaderini ABD’ye ve bunun yansıması olarak AKP Hükümeti’ne bağlıyor!
BAĞDAT ESAD’I, ERBİL TERÖRİSTLERİ DESTEKLİYOR
Bağdat ile Erbil, Suriye’de de zıt konumlanıyor…
Barzani, Esad karşıtı muhalefete açık destek veriyor; Suriye’den gelen 15 bin kişiye silahlı eğitim veriyor, Ankara’nın isteği üzerine Suriyeli Kürtleri aynı çatı altında birleştirmeye çalışıyor, Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin kuzeyi arasındaki sınır geçişini Şam aleyhine kullanıyor…
Barzani, Fransız dergisi L’Essentiel’e yaptığı açıklamada, aslında Suriye krizinin neden çıkarıldığını da ortaya koyuyor. Barzani, gündemlerinde Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin kuzeyinin birleşmesi olmadığını söylüyor ama ekliyor: “Gelecekte ne olacağını kimse bilemez.”
Maliki yönetimi ise Barzani’nin tersine Şam yönetimini destekliyor. Bağdat, hem Tahran-Şam bağlantısı kuruyor hem de Suriye hükümetine kritik yardımlarda bulunuyor. Örneğin Bağdat, Şam’a gemilerle akaryakıt yardımı yapıyor.
ESAD KARŞITI AKP-İSRAİL-BARZANİ İTTİFAKI
Öte yandan İsrail’in Suriye konusundaki son açıklamaları, ayrıca basına yansıyan Barzani-İsrail silah anlaşması, Esad karşıtı cephedeki AKP-İsrail-Barzani ortaklığını iyice gün yüzüne çıkarmış oldu.
İsrail Başbakan Yardımcısı Dan Meridor’un, Akçakale’ye düşen top sonrasında yaptığı “Türkiye’ye saldırı, NATO’ya saldırıdır” açıklaması da, bu cepheleşmeye işaret ediyor.
BÖLÜCÜLER, BÖLÜCÜLERLE İTTİFAK YAPAR!
Sonuç olarak diyebiliriz ki, her ülkenin bölücüsü, aynı zamanda birbiriyle ittifak da kuruyor.
Yani Irak’ın bölücüsü Barzani, Suriye’nin bölücüsü ÖSO ve AKP hükümeti, ABD senaryosu içinde yan yana geliyor ve hepsi birlikte bölgenin bölücüsü İsrail’le ve PKK’yle aynı cephede sıralanıyor.
Ancak karşılarında “İran-Irak-Suriye-Lübnan-Rusya-Çin” ittifakı var. Türkiye’nin milli kuvvetleri, daha doğrusu nesnel olarak Türkiye de, son tahlilde bu bölge ittifakının doğal üyesidir.
Savaş bu karşılıklı cephelerde sürüyor!
Mehmet Ali Güller
Aydınlık Gazetesi
11 Ekim 2012