Saray’ın başkanlık yolunda TSK operasyonu

15 Temmuz’dan beri iki temel tez üzerinde duruyoruz:

Birincisi daha darbe gecesi sosyal medyadan paylaştığımız şu mesajdı: “F Tipi darbe girişimi sabaha kadar bastırılır. Fakat Türkiye ‘ya darbe ya başkanlık’ ikilemine sokularak büyük kan kaybetmiş olacak…”

İkincisi ise Erdoğan’ın darbeyi bir fırsata çevirerek TSK’ye büyük operasyonlar yapacağıydı.

MECBURİYETLER TEZİ?

Amerikancı F Tipi darbe girişiminin üzerinden 17 gün geçmiş durumda ve Erdoğan ikincisini, yani TSK’ye büyük operasyonu önemli ölçüde yaptı.

Olan olduktan sonra olana karşı çıkmak yararsızdır, mesele olmakta olanı görüp olmaması için mücadele örgütleyebilmektir. Bunu yapamadık, yetersiz ve eksik kaldık, sorumluyuz.

Oysa Erdoğan’ın darbe fırsatçılığı ile TSK’ye büyük operasyon planladığı belliydi. Kaldı ki Erdoğan daha darbe bile bastırılmadan önce darbeyi “TSK’de temizlik yapmaya vesile olacağı için Allah’ın lütfu” ilan ediyordu!

Elimizden geldiği kadar uyardık, bulabildiğimiz platformlardan “Erdoğan’ın TSK’ye büyük operasyon hazırlığında” olduğunu anlatmaya çalıştık, Saray’ın TSK’yi parçalayacak tam 11 hedefi olduğunu yazdık. Bu hedefleri de Erdoğan’ın sözcüleri üzerinden yaptığı kamuoyu hazırlama girişiminden saptadık.

Kimi arkadaşımız itiraz etti. Erdoğan’ın yazdıklarımızı yapamayacağını, zaten Türkiye’yi Erdoğan’ın yönetmediğini(!) söylediler.

Bu kanaatleri “mecburiyetler tezi”nden kaynaklanıyordu: Erdoğan mecburiyetler nedeniyle milli cepheye gelmişti, Kemalizm’e teslim olmuştu, ABD’ye kafa tutuyordu…

Oysa bu, en başta sınıfsal nedenlerle bile olamazdı! Kaldı ki Erdoğan yıllar önce “iktidar olabilmek için gerekirse papaz elbisesi bile giyerim” demiş bir biriydi. Yani iktidarda kalabilmek için AKP Genel Merkezi’ne Atatürk posteri astırması bir şey değildi!

TÜRK ORDUSU’NA BÜYÜK OPERASYON

Erdoğan, iki OHAL kararnamesi ile TSK’ye operasyonu büyük ölçüde yaptı:

Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tamamen İçişleri Bakanlığı’na bağladı ve askeri bir kuvvet olmaktan çıkarıp polis gibi bir kolluk kuvvetine dönüştürdü. İlk atamaları da İçişleri Bakanı yaptı.

Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Milli Savunma Bakanı’na bağlandı. (Genelkurmay Başkanlığı’nın Saray’a bağlanması için OHAL kararnamesi yetmiyor, anayasa değişikliği gerekiyor.)

Askeri liseler kapatıldı, harp okullarının yerine Milli Savunma Üniversitesi kuruluyor.

GATA ve askeri hastaneler Sağlık Bakanlığı’na bağlandı.

Yüksek Askeri Şura’nın yapısı değişti; 14 asker ve 2 siville 3 gün yapılan YAŞ, 10 sivil ve 4 askerle artık 2 saatte tamamlanacak!

Sırada Askeri Yargının da sivilleştirilmesi ve Adalet Bakanlığı’na bağlanması, MGK’nin anayasadan çıkarılarak teknik bir kurula dönüştürülmesi, halk ordusu özelliği ortadan kaldırılarak tamamen profesyonel orduya geçilmesi var…

Bu tarihi operasyonla ilgili iki önemli saptamada bulunalım:

1) Erdoğan’ın darbe bahanesiyle TSK bünyesinde yaptığı tüm bu yapısal değişiklikleri, aslında ABD ve AB uzun süredir talep ediyordu!

2) Erdoğan bu operasyonla Kemalist ve Milli Ordu’ya büyük bir darbe vurmuş oldu. Yani Erdoğan iddia edildiği gibi Kemalizm’e teslim olmuyor, tersine Kemalizm’le her fırsatta hesaplaşıyor!

GÜCÜN DAĞITILMASI VE SIZMA BAHANESİ

Saray ve AKP Hükümeti TSK’ye büyük operasyonuna iki gerekçe açıklıyor: “Sızma olduğu için askeri okulları kapatıyoruz ve darbeleri önleyebilmek için gücü dağıtıyoruz.”

İkisi de yanlış!

F Tipi yapının sızması kurum kapatmaya gerekçe ise hepsinden önce AKP’nin kapatılması gerekir! Zira en büyük sızma AKP’yedir! Dahası olan sızmadan ziyade, F Tipi’nin AKP bahçesinde 14 yıl serpilmesidir!

Diğer yandan AKP’nin “gücü dağıtma” bakışı, 15 Temmuz’u tam olarak anlayamadıklarını(!) ortaya koymaktadır.

Zira ABD tıpkı Ergenekon ve Balyoz kumpaslarında olduğu gibi, 15 Temmuz’da da aslında TSK’ye darbe yapmıştır. Washington Ortadoğu haritası çizmeye çalıştığı bir süreçte Türk Ordusu’nu etkisizleştirmeye çalışmaktadır.

Yani gücü dağıtmak değil, tersine birleştirmek ve büyütmek gerekir!

BAŞBAKAN ŞEMADAN ÇIKARILDI!

Gelelim Erdoğan’ın başkanlık hedefine…

Erdoğan bu hedefini gerçekleştirmek için her fırsatı değerlendirmeye çalışmaktadır. Nitekim TSK’ye operasyonu da önümüzdeki süreçte bunu gündeme getireceğini göstermektedir. Şöyle:

Erdoğan Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerini doğrudan Milli Savunma Bakanı’na bağladı. Genelkurmay Başkanlığı’nı da kendisine bağlayacağını ilan etti. Buna anayasa değişikliği gerektiği için kararnameyle çözemedi.

Düne kadar teşkilat şeması nasıldı? Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı’na, Genelkurmay Başkanlığı da Başbakan’a bağlıydı.

Saray’ın operasyonuyla teşkilat şeması neye dönüşüyor? Kuvvet Komutanları Savunma Bakanı’na, Genelkurmay Başkanlığı Saray’a bağlı olacak. Yani hepsi kendisine bağlı Başbakan boşta kalmış oldu!

Neden? Çünkü başkanlık sistemi ile başbakanlık da ortadan kalkacak!

Anlayacağınız Erdoğan Başkanlık hedefinden vazgeçmiş, milli mevzilere girmiş ve Kemalizm’e teslim olmuş değil!

Tersine Başkanlık hedefi için her fırsatı değerlendirmeye çalışmaktadır.

O nedenle muhalefetin Erdoğan’ı “iyi işler yapıyor” diyerek alkışlaması değil, tersine “iyi işleri” fırsata dönüştürememesi için uyanık olması ve sürekli muhalefet etmesi gerekmektedir!

Mehmet Ali Güller
1 Ağustos 2016

  1. #1 by ayse sirin atabay on 01/08/2016 - 10:33

    Evet bu aci gercekleri anlamayan CHP , Vatan partisi ve MHP yonetimlerinden Turkiye nasil kurtulacak ? Veya yurtseverler neler yapmali? Bu durum surekli sorun biriktiriyor.

    Outlook’tan gönderildi

    ________________________________

  2. #2 by mhozel on 01/08/2016 - 10:45

    Mehmet Ali Bey,
    Makalelerinizi Ve dün Hailk TV de Gürkan Hacır ‘ın proğramında olduğu gibi sınırlı sayıdaki söyleşilerinizi merakla ve ilgi ile izliyoruz. Yazı ve söyleşilerinizde belirttiklerinize katılmamak ne mümkün! Beyninize, yüreğinize, kaleminize sağlık. Mustafa Hakkı Özel

  3. #3 by Ali Görgün on 01/08/2016 - 11:31

    Mevcut muhalefet partileri CHP+MHP vede VP 15 Haziran girisimini iyi degerlendirememisler Akp ye koltuk degnegi olmuslardir.
    Nerden bakarsan bak iktidardaki isbirlikci gerici yönetim tüm celiskilerine ragmen hedefine ulasmak icin her firsati Baskanlik iicin evristirme yoluna girmistir.

    Tüm Manevralarini buna göre ayarlamaktadir. muhaliflere denildigi gibi Tayyibin baskanliginami karsisiniz yoksa Baskanligami celiskisini degerlendirmesinde siyasal strateji yanilgisi icindedirler.

    Sonucta AKP ye teslimiyetten dolayi özelestri verme yada parcalanma sürecine girmislerdir. Devrimci tavir sergilemeyen dolayli kusatma ve kazanimlara yönelmek gecici gibi görünmüyor israrda yanlis teslimiyetin ve yok olusun evrimi olarak hayat buluyor.
    Taribati cok hic bir taktik yaklasimla sonuclanmyacagi belli olmustur. Basarisizligin ve beklentilerin sonucuna ikna argümanlari haklilik kazandirmayacaktir.

    Hayat göstermistirki 40 -45 yillik birikimlerden ders cikarmamislar. Ciks yolu siyaseti yerine partileri sirket anlayisi ile götürmek istemeleri Devrim Demokratik haklar özgürlük vb yolundan uzaklastirmis kinana libareller konumuna düsürmüstür.
    Yalniz hayatta kalabilmek adina sürekli hatali vede yanlis taktiklerle iktidar hedefinden uzaklasmistir.
    Bu ruh hali icindeki partiler ve ÖNDERLIK bir sirket idaresi anlayisi ile ikame edebilme anlayisi, son yillarin belirgin özelligidir. Ne yazik ki; yedek tekker durumuna düsmüs olmalarinin ceremesini halk i ödemek zorunda kalmistir.
    Ali Görgün

  4. #4 by Ali Grgn on 01/08/2016 - 13:02

    http://www.msn.com/de-ch/nachrichten/politik/erdogans-wahre-ziele-f%C3%BCr-die-t%C3%BCrkei/ar-BBuZ1yw

    Bern Zeitung haberinde Erdoganin Baskanlik yolunda cok önemli mesafe aldigini yaziyor.———————–
    http://www.msn.com/de-ch/nachrichten/politik/erdogans-wahre-ziele-f%C3%BCr-die-t%C3%BCrkei/ar-BBuZ1yw
    Der Spiegel Erdogan TSK ve MiT i kontrol altina alma firsati yakaladi…

    • #5 by Egemen Türkmen on 02/08/2016 - 21:43

      Mehmet Ali Bey,
      Savaş düşmanın iradesini teslim almaktır. Teslim alamayacağiniz iradeyi devirirsiniz. Erdoğan 15 Temmuz’dan korkmuştur, zayıflığı ortaya çıkmıştır. Kamuoyunda sanıldığı gibi devlet bürokrasisinde gücü olmadığı, orduyu ele geçiremediği ortaya çıkmıştır.
      Bu açıdan ürken Erdoğan ABD ile ateşkes imzalamıştır. Bunun somut kanıtı ordunun lağvedilmesidir. Erdoğan’ın ve Akp’nin sınıfsal kimliği nedeniyle vatan savunması konusunda tutarsız ve iradesiz olması öngörülebilmeli. Erdoğan’ a vatan cephesinden muhalefet edilmelidir. Türkiye’nin mecburiyetleri ile ABD’nin mecburiyetleri çarpışmaktadır. Erdoğan bu iki mecburiyet zeminini kendi siyasi ikballleri için firsata cevirme gayesindedir. Burada mecburiyetler belirleyici olacak. ABD’nin mecburiyetleri mi, Türkiye’nin mecburiyetleri mi. Göreceğiz.

  1. Saray’ın başkanlık yolunda TSK operasyonu | (=Öykü-Şiir-Anı-Günce=)------------->>>Doğa+Yaşam+Sağlık-vd.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: