Irkçılık bir hastalık değildir; bir politikadır; emperyalist kapitalizme dair bir politikadır.
Kapitalizm emperyalizm aşamasına geçerken, Asya ve Afrika’yı sömürmek, yerli halkı köleleştirip çalıştırmak istiyordu. Bunun Avrupalı emperyalist “beyaz adam” için bir “hak” olduğunu savunabilmek için de “ırkçılık” düşüncesi oluşturuldu.
Fransız aristokrat Joseph Arthur de Gobineau, 1853-1855 yılları arasında yayımladığı İnsan Irklarının Eşitsizliği Üzerine adlı dört ciltlik eseriyle, emperyalistlerin ihtiyacının “teorisini” yaptı ve insanları beyaz, siyah ve sarı olmak üzere üç ırka ayırdı. Beyaz ırkın özellikleri iyiyken, sarı ve siyah ırkın özellikleri kötüydü!
Yani emperyalist Avrupa, Asya’yı ve Afrika’yı sömürebilirdi!
Özetle sorunu ekonomi-politiğinin üzerinden atlayarak “hastalık” diye yorumlamak, aslında tedaviyi imkânsız kılmaktadır!
TRUMP HASTA DEĞİL EMPERYALİST!
Örneğin ABD Başkanı Donald Trump’ın korona virüsüne “Çin virüsü” diyerek ırkçılık yapması, hasta olmasından değil, emperyalist olmasından kaynaklanmaktadır!
Trump’ın “Çin virüsü” demesi; küresel liderliğine rakip gördüğü Çin’i zayıflatmak, dünyayı Çin’e karşı kışkırtmak ve gözleri salgınla mücadeledeki başarısız yönetiminden bir başka yöne çevirtmek içindi.
19. yüzyılda bir milyona yakın kişinin ölümüyle sonuçlanan Amerikan iç savaşını kölelik karşıtları kazansa da, 1960’lardaki mücadele ile ayrımcılık federal bir suç haline getirilse de, ırkçılığın ABD’de varlığını koruyor olması, hastalıktan değil, ABD emperyalist olduğu içindir.
Vietnam’a saldıran, Yugoslavya’yı bölen, Irak’ı işgal eden, Libya ve Suriye’yi bombalayan ABD; bu saldırılarına Amerikan halkının desteğini sağlayabilmek için elbette ırkçılık pompalıyordu. Vietnamlılar geri Asyalıydı, Yugoslavlar başları ezilmesi gereken Slav komünistleriydi, Iraklılar, Libyalılar ve Suriyeliler geri ve terörist Araplardı!
Dış politikanın iç politikaya, iç politikanın da dış politikaya yansımaları elbette olurdu. Asyalıyı, Slavı, Arabı bombalanması gereken “geri ırk” gören “beyaz adam” içeride de siyahlara ve hispaniklere düşmanlık geliştiriyordu. Ki o düşmanlığın kökleri, ABD kapitalizminin tarlalarda Afrikalı çalıştırabilmek için onları köleleştirmesi sürecindeydi!
VİRÜSUN EKONOMİ-POLİTİĞİ
ABD’deki ırkçılık karşıtlığı ne yazık ki bu politik çerçeve içinde bir mücadeleye dönüşmüyor; “beyaz polis şiddetine” karşı “siyah öfke” olarak parlıyor ve sönüyor.
1992’de Los Angeles’ta ve 2014’te Missouri’de böyleydi…
Siyah George Floyd’un “beyaz bir polisin” dizlerinin altında “nefes alamıyorum” diyerek can vermesi görüntüsü “siyah öfkeyi” yeniden ortaya çıkardı. Birkaç gün içinde protestolar 25 ABD kentine yayıldı.
Bu kez sorun “beyaz polis şiddeti” olmaktan daha geniş bir şekilde ele alınır mı?
Zor ancak imkânsız değil. Zira bu kez salgınla mücadele sürecinin geniş kitlelere acıyla öğrettikleri var:
Siyahlar ve hispanikler ABD nüfusunun yüzde 32’siydi ancak korona virüsü en çok onlara bulaşıyordu. Çünkü siyahlar ve hispanikler daha çok alt sınıflara aittiler; ya salgından korunamayacak işlerde çalışıyorlardı ya da işsiz, hatta evsiz…
Virüse yakalandıklarında da Amerikan sağlık sektörünün acımasızlığıyla en çok onlar yüz yüze geliyorlardı; sigortasızlık, pahalı tedavi…
İSYANIN İKTİSADİ ZEMİNİ
ABD’de salgın sürecinde 22 milyon Amerikalı işsizlik fonuna başvurdu. Böylece işsiz sayısı 40 milyonu aştı.
Bloomberg’in milyarderler endeksine göre ABD’li “en zenginlerin” serveti 23 Mart’tan 23 Nisan’a, bir ayda yüzde 20 artmıştı.
40 milyon Amerikalı işsizken, 400 Amerikalının serveti tam 3 trilyon dolardı!
Kısacası salgında zenginler daha da zenginleşirken, fakirler daha da fakirleşiyordu…
İşte bu tablo “siyah öfke”yi, “beyaz polis şiddeti”nden öteye taşımanın iktisadi zeminidir. Ancak bu tür isyanlara doğru programla ve doğru hedefle bir örgütlü kuvvet liderlik yapmadığında, bir süre sonra yorulup sönme eğilimi gösterecektir…
Ama her patlama, aynı zamanda kitlelere öğretmenlik yapmaktadır.
Amerikalılar için de “bir gün mutlaka” vardır.
Mehmet Ali Güller
CRI Türk
2 Haziran 2020
Mehmet Ali Güller 
#1 by cumhuriyetciyorum on 03/06/2020 - 07:26
Çok doğru saptamalar. ırkçılık olgusunun emperyalizmin ayrılmaz parçası olduğu anlaşılmadıkça çözüme giden yola girmek zor. Geçmişte sorun olmayabilen kaba yaklaşımların yerini günümüzde daha incelikli olanları aldı. Minneapolis’te polisin bir siyahiyi göz göre göre öldürmesi cinin şişeden çıkmasına neden oldu. Irkçılık daha öncesi olsa da Charles Darwin’in Evrim Kuramı’yla birlikte hız ve sözde bilimsel dayanak kazandı.Elbette, Darwin’in düşüncesi değildi bu. Ama, onu başvuru kaynağı yaparak konuyu saptıranlar günümüze ulaşan ırkçılık olgusunu yaratmış oldular. İşin başında varsılın daha varsıl yoksulun da daha yoksul olması ilkesi var. Kitlelerin deri renklerinden bağımsız olarak bunu fark etmeleri ve elbette doğru önderlikle sürüklenmeleri olmazsa olmaz koşul.
#2 by puma on 03/06/2020 - 09:53
Coguna katilsam da Trump ve protestolar konusuna katilmiyorum. Trump irkci degildir, siyahlar veya Cinliler aleyhine bir sey soylememistir. Tamamen bir populizm meselesdir. Obama zamaninda 4 yeni savas ve bir suru teror orgutu uretildi, niye burda bir irkcilik aramiyoruz, mesela niye Obama dogu Ukraynalilara, Ruslara, Araplara (Suriyelilere, Yemenlilere, Libyaylilara) dusmandi demiyoruz. O siyah oldugu icin bunlardan muhaf mi. Siyahtir, ama melezdir, o da derin devletteki birileriyle akrabadir… Ya da niye Bush Afganlara, Iraklilara, Siilere dusmandi demiyoruz. Niye BillClinton Yugoslavyalilara dusmandi demiyoruz. Trump korona onlemleri kapsaminda ABDlilere gonderdigi ceklerden siyahlara gondermiyor mu.
Evet genelde siyahlar, hispanikler biraz alt siniftir ABDde, hapishanelerde siyah orani daha coktur v.s.
ama bu alt sinif olmaktan bireysel olarak cikmak mumkundur, mesela siyahsinizdir , orta halli veya zengin olursunuz, diksiyon anlaminda iyisinizdir, duzgun bir isiniz vardir, o zaman bir beyaz ile date etmek sorun olmaz. Yani biraz tarihsel bir meseledir, daha fakirdirler, cunku dedeleri ayrimciliga ugramislardi.. Irkcilik ariyorsak derin devletin tum insanliga karsi bir irkciligivardir. Derin devlet buyuk oranda hazar turklerinden olusur (?, ya da bir alt tabakasi), ama “ne mutlu turkum diyene” kavramina karsidirlar ,
cunku Ataturk’e karsidirlar, cunku Ataturk tam bir anti-fasist idi. Fasistler ve anti-fasistler birbirlerine karsidir (ama bazen fasistler de baska fasistlerle kavgali olabilir).
Evet irkcilik bir politikadir, tepede oyledir, ama tabanda bildigimiz otekilestirmedir.
Bu protestolar normal degil, bu protestolar kasten kiskirtiliyor, icine siddet ve yagma unsurlari , ve propaganda katiliyor. Bunu devlet degil derin devlet yapiyor. Simdi bir devlet var, bir de derin devlet. Devleti derin devlet yonetiyordu, derin devlet doneminde protestolar siddete donusmuyordu, cunku insanlar normalde siddet uygulamazlar. Mesela obama zamaninda bir suru “Occupy” eylemleri oldu, bunlar haber bile olmadi , cunku devlet yani derin devletin olaylari buyutmekte , bariscil olmaktan uzaklastirmakta bir cikari yoktu, cunku bu devlete yani derin devlete zarar verecekti. Ama su anda devlet, buyuk oranda derin devletin kontrolunden cikti (en azindan 60’a 40 oraninda diyebiliriz), ve derin devlet yine kontrolu ele gecirmeye calisiyor, bu yuzden russiagate, korona falan uretildi, son olarak Trump’la ilgisi olmayan bir seyi Trump aleyhine bir isyana cevirmeye calisiyorlar, Trump bunun farkinda ve hasar az olsun diye “cool” davranip “tehdit”” ediyor. …. Ne yapilmak istendigi cok belli, derin devlet kargasayi buyutecek, ayni Ukraynada yaptigi gibi iki taraftan da adamlari keskin nisanlilarla oldurecek. Ya da Bagdatta yaptigi gibi bir gun siilelere, bir sunnilere karsi teror yapacak, ve siller ve sunniler de birbirlerini suclayacaklar.. Bizde de alevi-sunni , turk-kurt, sagci-solcu catismalari boyle oldu. Trump olayi buyumeden sonlandirmak isitiyor, olaylar buyuorsa Trump’tan dolayi degil, bazi siddet yanlisi “protestocul”larin ceplerine konan paralarla ilgili. “crowd funding” diye bir kavram var, yani kalabaliklara finans saglamak. arastirmadim ama heralde boyle seyler anlamina geliyordur.
Ozetle bir devlet-derin devlet kavgasi vardir, bu kavgada derin devlet kaybetmekte iken boyle bir olayi kullanarak kontrolu ele gecirmek icin “protesto”yu kullaniyor, ve cok buyuk ihtimal siyah adamin oldurulmesi de bu isin bir parcasi. Bu neye benziyor, Hrant Dink ‘i Feto olduruyor, sonra bir yandan tetikciye turk bayragiyla poz verdiriliyor, ote yandan “hepimiz ermeniyiz” sloganlari atiliyor, halbu ki hepmiz ermeniyiz diyenlerin cogu bu olaydan fazlasiyla memnundular, cunku birAtaturkcu ermeni oldurulmustu, ve olay Ataturkculerin uzerine atiliyord, bir tasla iki kus.
Yanlis tarafta durup sonra pisman olmayalim, ve daha da onemlisi Trump yerine Biden’e oy vermeyeleim, o zaman Feto ile, kontrgerilla ile, savas ve teror yanlilari ile ayni misyona hizmet etmis oluruz. Yasim elverseydi, kurtler zulme ugradiklarinda “daga cikmayin” derdim, cunku onlarin (derinddevletin) amaci da zaten bu.
#3 by puma2 on 04/06/2020 - 20:47
*Ulusal Kanala ve Tele1’e 27 mayis yorumlari sebebiyle ben ceza verdirdim… Ayndinlik grubu artik iktidardan kopsun diye, ve Tele1 de Trump’u elestirmeye firsat bulamasin diye*: (espridir).
Niye Cumhuriyet-Sozcu-HalkTv-Tele1 gibi ilerici kanallar belki Ayninlikcilar da dahil olabilir, niye savas ve teror yapan en azindan bazilari belki hepsi cocuklarin kanini icen (mecaz anlamda degil) Obama, Bush, Clinton’lara irkci demezler de , ulkesinde bir siyah olduruldu diye Trump’a irkci der. Burda insafin kirintisi var mi. Trump’un melek oldugunu da soylemiyorum, ama cok onemli tarihsel bir gorev icra etmekte. …Bizi ilgilendiren kismi, 3.dunya savasinin olmamasi, ve yeni finansal sistem en azindan.
Milyonlarca insanin olmesinden , ergenekon-balyoz davalarindan , Akpnin varligindan Fetonun guclenmesinden sorumlu olan Bush, irkcilik uzerinden duygusal seyler paylasmis,.. bunlar timsah gozyaslari, kendi partisinden de olsa, amac burda, Trump’u devirmek, hatta mumkunse babasinin Kennedy’ye yaptigi gibi, onu oldurmek. Derin devletin suyu isindikca once korona, sonra irkcilik duygusalligi (kuzu postunda kurt) ile karsilasiyoruz.