Binali Yıldırım neden FETÖ kumpasına sahip çıkıyor?

AKP Milletvekili Binali Yıldırım, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın da canlı bağlantıyla katıldığı 21 Ocak tarihli Edirne İl Kongresi’nde, yine FETÖ kumpaslarına sahip çıktı. Yıldırım konuşmasında “Balyozlar, Ergenekonlar… Bunlar yalan mıydı, elbette bunlar vardı” dedi.

Binali Yıldırım, özellikle sosyal medyadan gösterilen yoğun tepki nedeniyle 24 Ocak’ta Ahmet Hakan’a konuştu ve güya konuya bir açıklık getirdi. Ancak yine “FETÖ, Ergenekon davasındaki konuları abartmış ve sulandırmıştır” diyerek aynı yerde durdu.

Yıldırım’ın arşivi

Binali Yıldırım’ın bu çıkışı ilk değil. Yıldırım en başında beri Ergenekon’un olduğunu savunarak, FETÖ kumpasına sahip çıkıyor. Bazılarını anımsayalım:

Örneğin 9 Ekim 2016’da “Ergenekon ve Balyoz sapına kadar gerçekti” dedi.

Örneğin 23 Ekim 2016’da “Ergenekon ve Balyoz vardı, FETÖ’cüler sulandırdı” dedi.

Örneğin 14 Temmuz 2017’de “Ergenekon ve Balyoz yalan değildi, meşru hükümete ve milli iradeye karşı darbe girişimiydi” dedi.

Örneğin 16 Ağustos 2017’de “Darbeciler, Ergenekoncular, Balyozcular sırasını savdı, görevi FETÖ’cülere devretti” dedi.

Örneğin 26 Şubat 2018’de “Önce Balyozcular, Ergenekoncular, onları defettik” dedi.

Görülüyor ki, Erdoğan’ın “kandırıldık” demesine rağmen, Binali Yıldırım döne döne Ergenekon’un olduğunu savunuyor ve FETÖ kumpasına sahip çıkıyor.

Peki neden?

Yıldırım ve denizcilik

Binali Yıldırım, aynı zamanda meslektaşım: Gemi Mühendisi…

Ergenekon kumpasları, Gemi Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyeliği yaptığım 2008-2010 döneminde yoğunlaşmıştı.

Meslektaşımız Binali Yıldırım ise Ulaştırma Bakanı’ydı ve o süreçte FETÖ’nün gazetelere servis ettiği konuşma içerikleri yoğun tepki görüyordu.

Dinlemeleri yapma kabiliyetine sahip olan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı Binali Yıldırım’a bağlıydı. Yıldırım 28 Ocak 2009’da çıktı ve şunu söyledi: “Yanlış işiniz, yasal olmayan işiniz yoksa, dinlenmekten korkmayın, istediğiniz kadar konuşun.

Bu vahim açıklaması meslektaşlarımız arasında çok yoğun tepki görmüş, hatta bu sözleri nedeniyle odadan ihracı bile talep edilmişti.

O yıllarda denizcilik camiasını ilgilendiren iki konusu daha vardı Binali Yıldırım’ın:

Birincisi, oğullarının denizcilik şirketlerinin bağlantıları ve ortaklıklarıydı. Dallı budaklı o ilişkiler nedeniyle denizcilik sektörü kurumlarında ve dergilerinde hâlâ çokça tartışma yaşanmaktadır.

İkincisi de Gemi Mühendisleri Odası’nın kurucusu olduğu Türk Loydu’na yapılan FETÖ operasyonu konusuydu. O operasyonun ayrıntıları ortaya çıktığında konu haliyle denizcilik sektörü dergilerine yansımıştı. İddia o ki Binali Yıldırım haber yapan birkaç ismi aratıp, bu yayınların seçim süreci nedeniyle AKP’ye zarar vereceğini söylemişti.

Yıldırım’ın sözleri nelere işaret ediyor?

Binali Yıldırım’ın döne döne Ergenekon’un olduğunu savunarak FETÖ kumpasına sahip çıkması, aslında birkaç önemli gerçeğe işaret ediyor:

1. Ergenekon kumpası sadece FETÖ’ye yıkılamaz; kumpaslar AKP-FETÖ ortaklığında yapıldı. AKP siyasi destek vermeseydi, başbakan “ben bu davanın savcısıyım” demeseydi, kumpas elbette o çapta yapılamazdı. Siyasi destek olmasaydı, kumpas Genelkurmay Başkanı tutuklayacak aşamayı bırakın, albaylara bile çıkamazdı.

2. Ergenekon kumpaslarının asıl kazananı AKP oldu. AKP o kumpaslar sayesinde askeri ve sivil bürokrasiyi “teslim” aldı; kurumları ele geçirdi, iktidarını sağlamlaştırdı ve işi başkanlık sistemi ile rejim değişikliğine kadar taşıyabildi.

3. Binali Yıldırım gerçekçi davranıyor; “kandırıldık” diyerek kandırmıyor, ortaklıkları bulunan o kumpaslara sahip çıkıyor.

4. Asıl önemli sonuç şudur: “Ergenekon gerçekti, FETÖ sulandırdı” görüşü salt Binali Yıldırım’ın değil, AKP’nin “çelik çekirdeğinin” de görüşüdür. Bu görüşün yılda bir kez dillendiriliyor olması, iktidarın muhalefete bir çeşit tehdididir!

5. Toplum sonuç ise şudur: AKP’nin 18 yıllık iktidarına rağmen kumpaslardan hâlâ medet umuyor olabilmesi, gittikçe belirginleşen “yönetememe krizinin” en açık göstergesidir.

Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
25 Ocak 2021

  1. #1 by puma on 27/01/2021 - 01:40

    (Sozcu gazetesinde Aytunc Erkin de bu konuyu isledi. (Henuz hicbir yanlisini bulmadim, ve soylediklerini yuzde yuz onayliyorum. ))

    “Ergenekon gercekti, derinlestirilmeliydi” diyenler yalnizca fetoculer ve akpliler degil . Solcu/sosyalist gecinen bir cok kimse de bunun icin imza verdi, ve bu imzacilarin cogu libos olsa da aralarinda tamamen iyi niyetli olanlar da var. Yuzkizartici bir durum. Onlarin yerinde olmak istemezdim. Bence onlar da , iyi niyetliydiyseler eger, kandirildik, imzamizi geri aliyoruz demelidirler.

    M. Yanardag Turkiyede gladyonun adi konturgerilladir der. Bunun soylenmesi gerekiyordu. Bazi Chpye oy veren vatandaslar da, Ergenekon var ama bunlar degil der. Yani kotu birseyler oldu, ama kim yapti, butun mesele bu. Kim yapti, fetoculer ve ayni misyona hizmet edenler. Yalniz pkk da ayni misyona hizmet ettigi halde ona gladyo/konturgerilla demiyoruz, cunku devlet hiyerasisi icinde degiller. Ama farketmez, sonucta kuresel derindevlet /kartel’in piyonlaridirlar, devlet icinde de olsa, dagda da olsa. Son zamanlarda gladyoyu bence buyuk oranda Feto temsil ediyordu.

    Yasar Nuri Ozturk, Feto ile ancak Reis mucadele edebilir diyordu. Ve gercekten Reis’e BOPtakinin tam tersi bir gorev, kuresel olarak tam zit kampta olan yeni guc (antikartel) tarafindan verildi gibi oldu. Reis’i ikna etmek icin ne demis olabilirler. Mesela Rusya ve ABDnin askeri teknolojilerini karsilastiran bir seyler izletmislerdir. Ya da Feto’nun Reis’e karsi ataga gecmek uzere oldugunu hissettirmislerdir. Ya da, sen bazi konularda istedigimizi yap, ne yapar ne eder seni iktidarda tutariz demislerdir. Bence bunlarin hepsi oldu.

    ABDde Trump’a da benzer seyler soylemislerdir. Tabi birebir benzerlik kurmak buyuk hata olur.
    Trump zeki ve bilincli bir kimse, bireysel iktidar hirsi ile yanip tutusan biri degil. Baskan adayi olarak hayatini riske attigini biliyordu. Su anda i.act’i imzaladi, ve esas onemli yetkiler onda. Biden ise gostermelik ve zayiflatilmis baskan, Nisan 1’e kadar boyle devam edebilir. Reis ile benzerlikleri sunlar, antikartel tarafindan kartele karsi gorevlendirildler, kendi ordulari tarafindan korunmaktalar.
    Bize verilen bu gorevin bizim secimlerden once bitmis olacagini tahmin ediyorum. Bu yuzden muhalefet kuresel eksenini duzeltmeli. Mesela cumhuriyet gazetesi s400 karsitligi yapti , tam bir sayfa roportaj ile. s400 karsitligi, Trump karsitligi, ASI manyakligi, uygurlara soykirim iddiasi, … bunlar dogru olan veya prim yapacak seyler degil. Bilimsel degil, gercekci degil, Biden gercekten baskan olmus olsaydi bile (cunku her halukarda Dogu Batidan guclu, antikartel kartelden guclu, ABD kaybedilse bile).

    • #2 by puma2 on 28/01/2021 - 12:29

      Pardon duzeltiyorum. M. Yanardag, Turkiyede derin devletin adi konturgerilladir, demisti. (gladyo dememisti, belki bizdeki adi gladyodur demis olabilir..)
      Yani eskiMHPvari etnik turk irkcisi devlet icinde orgutlenmis, bir zamanlar teror estirmis gizli yapilanmadan bahsediyor, ve bircoklari gibi o da bunu Turkiyenin derin devleti olarak algiliyor, gibiydi. Bir farkla, kurtculer ve liboslar bunu Ataturk Turkiyesinin kurulusundan gelen bir yapi/zihniyet oldugunu dusunurler ya da soylerler, M.Y. tabi ki boyle olmadiginin farkinda, Nato ile ilgili oldugunun farkinda.
      Burdaki eksiklik, derin devletin yalnizca bu irkci/isbirlikci kuklalardan olusmadigini farketmemektir. Derindevlet tarihten gelen ve kuresel bir yapti. Icinde bircok ozel merkez bankalarinin, cokuluslu sirketlerin, krallik ailelerin, trilyoner bankerlerin v.s. oldugu satanik yapi. Bunun bir cok uyesi yahudi diye bilinir. ABDde 1 milyon tane satanik “yahudi” varmis diyorlar. ABDde 6 milyon yahudi olduguna gore, yuzde 15’i aslinda yahudiden cok satanist. Eminim hepsi cocuk kani icmiyordur, hatta esit derecede kotu de degildir.
      Konuyu fazla dagitmadan, demek istedigim, bir tane kuresel derindevlet vardir. Bizdeki de onun uzantisidir, kuklalaridir. Bu kuklalar yalnizca “etnik-turk-irkcisi” olarak ortaya cikmazlar. Bu liboslarin cogu , fetocular, pekakanin ileri gelenleri, bunlar da derin devletin alt tabakalarinda gorevli kuklalardir. Merak ettigim Ataturkculer arasinda da boyle hizmetkarlar var mi. Cunku bu kadar korona asisi taraftarligi, Trump karsitligi, ve uyardigimiz halde bazi buyuk ve bariz yalanlarda israr edilmesini gorunce supheye dusmemek elde degil.
      Ataturkculerin ve solcularin bile cogu en yanlis tarafi delicesine savunurken, bu Turkiyeyi kim hangi
      eksen etrafinda birlestirecek. Herkes emperyalizmi savunurken kim antiemperyalistlik yapacak. Ben ve Soner Yalcin mi.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: