Posts Tagged G20
G20’nin dönüşümü
Posted by Mehmet Ali Güller in Cumhuriyet Gazetesi, Politika Yazıları on 23/11/2024
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu hakkında tutuklama emri yayınladı. ABD yönetimi, UCM’nin bu kararını engellemek için aylardır mahkemeye ağır baskı uyguluyordu.
UCM’nin bu kararı, elbette pek çok yönüyle incelenecektir ve tartışılacaktır. Ancak ben bugün meseleye, uluslararası kurumların dönüşümü açısından bakmak istiyorum.
Dolayısıyla soru şu: UCM ABD’nin ağır baskısına rağmen bu kararı nasıl alabildi? Yanıtı hukukun bağımsızlığı, üstünlüğü gibi kavramlarda değil elbette. Yanıt, dünyanın değişmesiyle ilgili. Küresel Güney’in ekonomik ve siyasi etkisi arttıkça, Atlantik’in uluslararası kurumlar üzerindeki hegemonyası zayıflıyor. Somutlarsak, Çin güçlendikçe ABD’nin uluslararası kurumlar üzerinde etkisi dengeleniyor.
Sonuç bildirgesinde Küresel Güney etkisi
Bu dengenin görüldüğü uluslararası platformlardan biri de G20’ydi. 2022 ve 2023’teki zirveler o dengeyi yansıtmıştı. Bu yıl 18-19 Kasım 2024’te Brezilya’ın Rio de Janerio kentinde düzenlenen G20 zirvesi ise artık ağırlığın Küresel Güney lehine değişmeye başladığını ortaya koydu.
“Adil Bir Dünya ve Sürdürülebilir Bir Gezegen İnşa Etmek” temalı G20 Zirvesi’nin 85 maddelik sonuç bildirgesinde dikkat çeken sonuçlar şunlardı:
1) Ukrayna konusunda “kapsamlı, adil ve kalıcı bir barışı destekleyen tüm ilgili ve yapıcı girişimlere” destek açıklandı.
2) Gazze’de kapsamlı bir ateşkes çağrısı yapıldı. Ayrıca Filistin’de “felaket yaratan insani durumla ilgili derin endişe” açıklandı.
3) “Güvenlik Konseyi’nin 21. yüzyılın gerekliliklerini ve gerçeklerini karşılayan, daha temsili, kapsayıcı, verimli, etkili, demokratik ve sorumlu ve aynı zamanda tüm BM üyeleri için daha şeffaf hale getiren bir reformu destekliyoruz” denilen bildirgede, Afrika, Asya-Pasifik, Latin Amerika ve Karayipler’den temsilin arttırılması için “Güvenlik Konseyi’nin genişletilmesi çağrısında” bulunuldu.
Küresel Güney’in G20’deki diğer etkileri de şunlardı: Afrika Birliği G20’ye tam üye olarak katıldı, Arap Birliği liderleri ve BRICS Yeni Kalkınma Bankası Başkanı zirveye davet edildi.
Almanya’nın G20’deki üç hoşnutsuzluğu
Bu tür metinler, içeriğinde ne olduğu kadar neler olmadığı bakımından da çok önemlidir. Bu nedenle Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un bildirgeyi yorumlaması çok şey anlatıyor. Scholz’un sonuç bildirgesi hakkında sıraladığı şu üç memnuniyetsizlik, G20’nin artık Atlantik’in kararlarını dikte ettiği bir platform olmaktan çıktığını ortaya koyuyor.
1) Scholz G20’nin Rusya’yı açıkça suçlamamasından rahatsız: “G20’nin Ukrayna’daki savaştan Rusya’nın sorumlu olduğunu açıkça ifade edecek kelimeleri bulamaması çok yavan.”
2) Scholz, G20 sonuç bildirgesinin “İsrail’in kendini savunma hakkına işaret etmemesinden rahatsız: “Hamas, Hizbullah ve İran’dan gelen tehditler karşısında İsrail’in kendini savunma hakkına değinilmemesinden üzüntü duyuyorum.”
3) Scholz ayrıca bildirgede çatışmanın yayılmasından Hamas’ın sorumlu tutulmamasından da memnun olmadığını belirtti (Harici, 20.11.2024).
Süper zenginlere küresel vergi
En önemsediğim konuyu ise sona bıraktım: Ev sahibi Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da Silva, G20 Zirvesi’nde ”süper zenginlere küresel vergi uygulanmasını” önerdi.
Lula da Silva, dünyada 3.300 milyarderin bulunduğunu, bu kişilerin bulundukları ülkedeki servetlerinin sadece yüzde 2’sini küresel vergi olarak ödemesi durumunda, yoksulluk, açlık ve iklim değişikliğiyle mücadele projelerinin kaynak sorununun çözüleceğini belirtti.
Süper zenginlerin servetine vergi konusunun G20’de konuşulmuş olması kritik önemdedir ve etkilerini önümüzdeki yıllarda daha iyi göreceğiz.
Sonuç olarak; Küresel Güney’in ağırlığıyla çok kutuplu bir dünyanın inşası, süreç inişli ve çıkışlı olsa da, adım adım daha adil ve eşit bir uluslararası ilişkiler düzenine ilerliyor.
Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
23 Kasım 2024
BRICS’in kurumlaşma zirvesi
Posted by Mehmet Ali Güller in Cumhuriyet Gazetesi, Politika Yazıları on 26/10/2024
BRICS’in Rusya-Kazan’daki 16. liderler zirvesi, esas olarak örgütleşme, kurumlaşma zirvesi oldu.
Haklı olarak “BRICS daha önce örgüt ya da kurum değil miydi” diye sorabilirsiniz. Elbette örgüttü, tabii ki kurumdu. Ancak örgüt de kurum da dinamik bir yapıdır. 16. zirve ile kurumlaşma derinleşti, gelişti ve BRICS’in ana hedeflerine ulaşabilme potansiyelini ortaya koyan bir yapı haline geldi.
BRICS’in üç hedefi
BRICS en başından itiabren üç sütun üzerinde yükselmeye çalışıyor: 1) Siyasi ve güvenlik sütunu. 2) Ekonomik ve finansal sütun. 3) Kültürel ve halklararası işbirliği sütunu.
Bu üç sütun üzerinde yükselerek; 1) üyeleri arasında işbirliğini geliştirmeyi, 2) daha temsili ve adil bir uluslararası düzen inşa etmeyi ve 3) yeniden yapılandırılmış çok taraflı bir sistem oluşturmayı hedeflemektedir.
İşte 16. zirve, bu hedeflere yaklaşabilecek bir yapıyı oluşturmanın zirvesi olarak tarihe geçecektir. Nitekim Kazan’daki zirvenin teması da şuydu: “Adil Küresel Kalkınma ve Güvenlik İçin Çok Taraflılığın Güçlendirilmesi.”
Yeniden yapılandırılmış güçlü BM
134 maddeli sonuç bildirgesi incelendiğinde, BRICS’in kurumlaşmayı derinleştirdiği görülecektir. Bu köşenin sınırları içinde inceleyecek olursak:
Bildirinin “Daha Adil ve Demokratik Bir Dünya Düzeni İçin Çok Taraflılığın Güçlendirilmesi” ana başlığı altında işaret edilen konulardan şu ikisi öne çıkıyor:
İlki, BRICS’in, BM’nin, Güvenlik Konseyi de dahil reformu desteklediği vurgusu. 15. zirvede de yer alan bu amaç, daha da vurgulanmış görünüyor. Özetle BRICS ülkeleri daha güçlü bir BM istiyor ve bunun Batı‘nın BM’deki hakimiyetinin zayıflatılmasıyla mümkün olacağını öngörüyor.
İkinci önemli konu ise BRICS ülkelerinin, küresel işbirliğinin en önemli aracı olarak G20’yi işaret etmesidir. Küresel Güney ülkelerinin ağırlığının arttığı G20, aynı zamanda ABD’nin tek hakim olduğu G7’yi sınırlandırma işlevine sahip.
Yeni Kalkınma Bankası güçlendiriliyor
”Küresel ve Bölgesel İstikrar ve Güvenlik İçin İşbirliğinin Artırılması” ana başlığı altında öne çıkan konulardan biri ise BRICS Terörle Mücadele Çalışma Grubu’na dair olandır. Zirvede, çalışma grubunun altında, terörle mücadele stratejisine ve eylem planını dayalı, beş alt grup ile Terörle Mücadele Çalışma Grubu Pozisyon Belgesi kabul edildi.
“Adil Küresel Kalkınma İçin Ekonomik ve Finansal İşbirliğinin Teşviki” ana başlığı altında ise şu konular öne çıktı: BRICS Yeni Kalkınma Bankası’nı güçlendirmek üzere bir yatırım platformu oluşturulması kararlaştırıldı. BRICS Bankalararası İşbirliği Mekanizması, yerel para birimlerinde kabul edilebilir bir finansman mekanizması üzerinde çalışmakla görevlendirildi. BRICS Tahıl Borsası’nın hayata geçirilmesi tasarlandı.
Ve BRICS ülkeleri, İsrail’in saldırıları, Suriye, Ukrayna başta küredeki hemen tüm sorunlar için de görüş ve tutum açıkladı.
Ortaklık mekanizması
Çok kısaca özetlediğimiz bu mekanizmalar, platformlar, alt gruplar, başta belirttiğimiz “kurumlaşmanın” çapına işaret etmektedir.
Ve asıl önemlisi, BRICS+ da, yeni tip bir ortaklık mekanizmasıyla daha da kurumlaşmaktadır. Önümüzdeki günlerde BRICS’in ortakları olarak 10’un üzerinde ülke resmi olarak açıklanacaktır.
Öte yandan Rusya ve Putin’i tecrit etmeye çalışan ABD ve müttefikleri için de Kazan Zirvesi tam bir yanıt oldu. 30’dan fazla devlet ve hükümet yetkilisi Kazan’daydı ve Putin’le ikili görüşmeler yaptı. Nitekim Putin’in liderliğinde yapılan BRICS+ etkinliğinin mottosu da şöyleydi: “BRICS ve Küresel Güney: Birlikte Daha İyi Bir Dünya İnşa Ediyoruz.”
Mehmet Ali Güller
Cumhuriyet Gazetesi
26 Ekim 2024